Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

263 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
VUR ŞANLI SİLAHINLA GÖNÜL MÜLKÜ DÜZELSİN.
Not: Bu kitabı okuyacaklar önce
Türkçülüğe Karşı Haçlı Seferi ve Çektiklerimiz
Türkçülüğe Karşı Haçlı Seferi ve Çektiklerimiz
'i okursa kitabı daha net anlar. Ardından da
Dalkavuklar Gecesi - Z Vitamini
Dalkavuklar Gecesi - Z Vitamini
'ni okursanız isabet olur. Hüseyin Nihal Atsız edebiyat dünyasında haksızlığa uğramış bir şair ve yazardır. İkinci Süreya vakası
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 201926,8bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
2.009 görüntüleme
İclâl okurunun profil resmi
Çok güzel bir fikir yazısı ve inceleme olmuş. Atsız'dan ben de sizinle aynı sebeplerden dolayı uzak duruyorum. Fanatiklik beni de çok rahatsız eden bir şey. Bir yazarın etiket haline gelip bir ideolojiyle özdeşleșmesi iyice soğutuyor beni. Ama incelemenizi okuduktan sonra ön yargımın yazar ya da kitaba değil o kitabı ya da yazarı okuyan insanların tavırlarına olduğunu fark ettim. Çünkü ıncelemenizden sonra elime bir Atsız alıp okuma isteği geldi. Okuduğumun bir edebiyat kitabı olduğunu hatırlattı. Okumak ya da okumamak seçim ama edebiyatın birleştiriciliğine siyasetin ayrıştırıcılığını sokmamaliyiz. Elinize sağlık :))
K. okurunun profil resmi
Çok güzel ifade etmişsiniz. Necip Abinin de dediği gibi artık bu yazarlar bu halkı alıp ideolojik olarak sert etkileyebilecek yazarlar değiller. Ama bilmek için, hak vermek için, yanlışları varsa bunu da görmek için, bazen eleştirmek için okumalıyız. Ama önce bilmek için okumalıyız. Ha okuyup sevmeyen de çok. Bazıları abartıldığını düşünmüş. Garipsemem bu durumu. Beğenmemek de bir hitap meseledir. Dilerim okuduğunuz her ne olursa, okuduğunuza değer. Teşekkürler. :)
1 sonraki yanıtı göster
Erhan okurunun profil resmi
İlk kısımda Cemal Süreya'yı beğendiğinizi söylememişsiniz yalnız:) Elinize sağlık, çok güzel olmuş. İlk kısmın her cümlesine aynen katılıyorum. Atsız'la ilgili at gözlüklerimi de bir parça gevşettim sayenizde. Ben en çok, beğendiğim bir kitaba inceleme yazdıktan sonra birisi o kitabı listesine ekleyince seviniyorum açıkçası, umarım sizi de sevindirebilirim aynı mantıkla.
2 önceki yanıtı göster
K. okurunun profil resmi
Cemal Süreya vakası dedim. Malum Atsız denince gözleri öfkeli bir hâl alan insanlar var. Şimdi de onları karşıma almış oluyorum. :) O zaman eleştirdik gerildik, şimdi övdük gerilmeyiz ümidiyle giriş yapayım dedim. Fikirlerini bir kenara bırakıp, kitaba odaklandığınızda Semih Beye de söylediğim gibi konusu, işleyişi, dili vs. çıkıyor karşımıza. O da size hitap eder ya da etmez. Okur olarak eleştirme hakkınıza ben saygı dıyarım, beğenseniz de şaşırmam beğenmesiniz de. İki türlü de hakkıyla değerlendireceğinizi düşünüyorum. Evet mutlu ettiniz, bakalım sonuç ne olacak? :) Gerildiğim şeylerden biri de kitap önermektir, ya kişiler bana göre seçim yapar da hüsrana uğrarsalar?
3 sonraki yanıtı göster
Necip G. okurunun profil resmi
Türk edebiyatında ‘bayrak yazarlar’ vardır. Kabul edelim bunu, sevsek de sevmesek de bu yazarlar zamanında yazdıklarıyla kitleleri etkileyebilmiş insanlar. Mesela bugün öyle bir yazara denk gelmek çok zor. Çünkü ideolojiler öldü ve kitlelerin üzerinde Batıdan ithal edilmiş bir ölü toprağı var. Necip Fazıl, Sezai Karakoç, Nihal Atsız, Nazım Hikmet, Nihat Behram, Uğur Mumcu vs... Daha da çoğaltabiliriz. Bu insanların kitapları bir dönem kutsal kitap muamelesi görmüş. Fikirler, ideolojiler bu kitaplarla beslenmiş... Peki günümüzde bu yazarları, bu kitapları nereye koymalıyız? Nasıl faydalanmalıyız? İşte burada yine o sihirli sözcük devreye giriyor: Edebiyat... Bu çağda, ideolojik olarak bu kitapların hükmü çok zayıf. Yani bugünün genci Atsız okuyup, gidip Ülkü Ocağına yazılmaz. Ya da Nazım okuyup gidip komünist olmaz... Öyle bir dertleri yok çünkü. Oradaki fikirler (o haliyle) artık kimseyi heyecanlandırmıyor. O yüzden 70’lerin 80’lerin tartışmasını birebir günümüze taşımak sadece zaman kaybı. Bu saatten sonra artık bu yazarları döneme dair bilgi edinmek ve edebi zevk almak için okumak lazım. Kübracım, okuduğumdan anladığım kadarıyla sen de bu mesajı merkeze alarak yazmışsın incelemeni. Okuduğun şiirden etkilenmen, annenle paylaşman, o an içinde hissettiğin duygusal yoğunluğu tasvir edişin inanılmaz güzeldi:) İşte o noktada hem kitap hem de yazar bir anda flulaştı ve sana yansıyan o duygu ön plana çıktı. İşte edebiyatın büyüsü denilen şey tam olarak bu değil mi? O halde, ölü ideolojiler üzerinden kavga etmek yerine edebiyatın yaşayan kelimeleri, cümleleri, dizeleri üzerinden yeni bir iletişim kurmanın zamanı gelmedi mi? Kübra, incelemen o kadar dolu doluydu ki altına bir kamyon dolusu yazı yazdırdı bana:) Uzattığım için kusuruma bakmayın... Emeklerine sağlık...
2 önceki yanıtı göster
K. okurunun profil resmi
Necip Abi her bir cümleni ayrı keyifle okudum. Çok güzel ve net ifade etmişsin. Edebiyatın buluşturduğu insanlar olalım istiyorum, zaten herkesin zevkleri, kitap seçimleri birbirinden oldukça farklı. Eleştirirken tamam ama hayatında bir kere dahi Atsız okumamış ama Atsız'a türlü türlü cümleler fırlatanlar gördüm. Bu yorumlar taze değil bu arada. Bu kitabı okuyalı 3 ay oldu. Gece ansızın tekrar düşünmeye başladım. Halbuki ne adı geçti, ne herhangi bir kitabıyla ilgili paylaşım gördüm. Herhalde sebebi bir çağrışımdır. Normalde 2. kere okuyup öyle inceleme yazmak niyetindeydim. Bu yüzden 3 ay önce hiçbir şey yazmadım. O 3 aydan önce bir sürü yorumu hafızaya aldım. Edebiyatla ilgili şeyleri pek unutmuyorum. İyi hatıralarım da dahil çoğunu unuturum halbuki. :) Atsız'ı okuduğu için insanlar bazı okurları aşağılıyorlardı. Çok tuhaf değil mi? Yani aşağılamak.. Ne bileyim. Geçen de biri Sezai Karakoç'a sallıyor, üslup ise bildiğiniz batak ağzı. Onları korkarım okudukları hiçbir kitap, içlerindeki karanlıktan kurtaramaz. Bu kadar sallanan yazarları da sanırım reklamın iyisi kötüsü olmaz düsturunca daha bir merak ediyoruz. İşte ben de aldım okudum, kendimi çay gibi demlemeye bıraktım. Ama dün sanki vakti gelmiş gibi dökülüverdi satırlar. Çay olmuş demek dedim. Yazayım gitsin. :) O kadar keyifli sohbetler oluyor ki bugün, epeydir böyle hissetmemiştim sitede. Yani sanırım uzun zaman sonra, ifade ettiğim şekilde anlaşıldım. Genelde sağa sola çekilen bir izlenimim olduğunu düşünüyorum. Mustafa Bey de sen de çok güzel yazmışsınız abi. Bir bardak soğuk su, hafif hafif esen serin bir meltem, bahar bahçe içinde bir sohbet olmuş. Çok teşekkür ederim. Şu sitede varlığın bir kıymet.
2 sonraki yanıtı göster
Mustafa Diyar okurunun profil resmi
Hocam ancak vaktim oldu okuyabildim. Samimiyetle ben de bu dediklerinize katılıyorum. Fakat sitede bir Kürt yazarla ilgili paylaşım olduğunda şaha kalkılıyor ve bir nedensiz tepki su olup akıyor önümüzden. Tekrar edecek olursam; dediklerinize katılıyorum. Eklektik davranmamız gerekir edebiyat okumalarında. Tabi buradaki kastım sizin dediğiniz gibi 'kalbi küt küt attıran' eserler olmalı. Başka bir deyişle nitelikli olmalı. Yani nitelikli olan eserler varsa zihniyet/dünya görüş farkını bir kenara koyup, kitabın muhtevasındaki bilgileri tecrübelerimize kanalize etmeliyiz. Teşekkürler. Kaleminize sağlık. 🌹
K. okurunun profil resmi
Çok teşekkürler Mustafa Bey. Sitede Mehmed Uzun etkinliği oldu gördüm, ama çok takip edemedim. Okuduğum birkaç incelemede de üzüldüm zaten. Yani insanlar kavga etmeden konuşamıyor. Bence bazı şeyleri konuşmaya da gerek yok zaten. Çünkü sonuçta herkes kendi yolunda gidecek. Kavgaya ne lüzum var. "Bırakınız yazsınlar, bırakınız okusunlar" diyorum. Edebiyatın sesi susturulmamalı. İnanın Atsız okuduğu için bir sürü yorum gördüm, falanca kişi bilmem ne yeaaa diyen. Aşağılıyor yani. İyice merakım depreşti. Böyle şeyleri de unutmam. Kim acaba nasıl bir insan dedim. O şiir beni, kalbimden vurdu. Her şeyi bir kenara bıraksak, o şiir edebiyat dünyasında bilenlerce kıymet görecektir. Edebiyat susarsa insanlık susar. İnsanlık susarsa da hayata tutunmak için yaşama isteği yetmez. Edebiyat varsa biz varız. Değerli, güzel bir bakış açısıyla yazdığınız yorumunuz için çok teşekkür ederim. Sizin de kaleminize sağlık. 💫
8 sonraki yanıtı göster
Diotima okurunun profil resmi
Ben yazarı hiç okumadım, taraf da tutmam ama yapılan bir haksızlık var ortada.Birçok yazarın ne olduğuna bakılmaz, görüşüne bakılmaz ama Hüseyin Nihal Atsız'a ise yığınla eleştiri yapılır. Sırf siyasi görüşü yüzünden kimseyi görüşüne göre yargılamamak lazım deyip her kitabı okumak gerektiğinden dem vuranlar, Adolf Hitler'in bile kitabını okuyanlar Hüseyin Nihal Atsız'a faşist deyip okumuyor.Terörist bile olunca görüşe bakılmaz, olabilir sonuçta önemli olan kitabın kendisi, yazar beni ilgilendirmiyor derler, ama Türk milliyetçisi olunca faşist deyip yerin dibine sokar başkasına da okumayın derler.Buradaki ironik paradoksu bulunuz.... Kaleminize sağlık Kübra Hanım.
1 önceki yanıtı göster
K. okurunun profil resmi
Evet Türk milliyetçiliği faşistlik olarak değerlendiriliyor ve bu diğer yazarlarla kıyaslandığında faşistliğin çeşitlerini sorgulatıyor. Ben karşımda iyi bir edebiyatçı gördüm. Hepimiz doğru olduğuna inandığımız fikirleri benimsemişiz. O da kendi halkı için kendi doğrularını benimsemiş bir insan. Ülkemizde milli konular birleştirici olduğu kadar ayrıştırıcı da. Hassas mevzular. Hakkaniyetli olan insan az. Bu yüzden de haksızlık çok. Sizin de kaleminize sağlık, teşekkürler. :)
Semih Doğan okurunun profil resmi
Açıkçası incelemeyi sizin yazdığınızı görünce okudum. İncelemenizin içerisinde eleştirdiğiniz insanlardan biri olarak bazı yazarların kitaplarını görünce hakkında yazılanları okumadan geçiyorum. Çünkü herkes kendi görüşüne yakın yazarları okumayı tercih ediyor ve diğerlerini görmezden geliyor, tıpkı benim genellikle yaptığım gibi... Bu noktada değinmek istediğim bir husus var. Aşağıda arkadaşlar neden Atsız okunmadığını eleştirmiş. Farklı görüşteki bir yazarın altında da o görüşe yakın arkadaşlar benzer eleştirilerde bulunuyorlar. Bu değişmeyen bir döngü. Demek istediğim, biz çuvaldızı biraz kendimize batırırsak bu durumun sebebini kolaylıkla bulabiliriz. Acaba biz yazarların edebi kişiliğinden ziyade siyasi/ideolojik kişiliğini ön plana çıkardığımız için farklı görüşteki arkadaşlar bu tür yazarları okumuyor olabilir mi? Bence tam olarak sebep bu. İncelemenize gelince, keyifle okudum ve hayatımda ilk defa Atsız okuma isteği belirdi içimde. Neden mi? Cevap basit. Çünkü edebi kişiliğini ön plana çıkarmışsınız. Elinize sağlık.
K. okurunun profil resmi
Semih Bey değerli yorumunuz için teşekkür ederim. Bizler bu ülkede sürekli fikirlerle ve kalplerle savaşmayı tercih ettiğimiz sürece ne kadar doğru bir insan, ne kadar doğru bir okur oluruz bilmiyorum. Bu kitapta Atsız'ın diğer fikirleriyle ilgili çok bir şey yok. Olan farklı fikri de askerlikten atılma sebebi. Onu da gelişen olaylarla güzel açıklamış. Bu pek sürprizbozan değil. :) Edebiyatını sever misiniz bilmiyorum, önyargıları bir kenara bıraktığımızda hitap konusu çıkıyor karşımıza. Dili, akıcılığı, istediği konuyu işleyişi. Bunlar size hitap ederse seversiniz, hitap etmezse bunları eleştirerek beğenmeyebilirsiniz. Eh bu da her okurun hakkıdır değil mi? :)
1 sonraki yanıtı göster
Zeyneb Öztürk okurunun profil resmi
Kalemine sağlık Kübracım. "kitap ırkçılığına hayır, edebiyata evet " derdim ben de ki okudum yillarca her renkten. Kitap ırkçılığı değil elbet ama artık yaşlanıyor muyum nedendir kendi çizgimin dışına çıktığımda yoruluyorum sanki. Artık çoğunu da yarıda bırakıyorum istemsiz. Hatta paralel zihniyetteki yazarlarin bile bazı üsluplari rahatsız ediyor artık beni. Mesela Necip Fazıl'ın da kelimeleri bazen çok sert, Sezai K.un da. Eskisi gibi okuyamiyorum bu ara. Belki o dönemin sartlariyla değerlendirmek mi gerek yazarların sınirlarını bilmiyorum ama sanki insan yaşlandıkça belli edebi sınırlar oturuyor bilinçaltı? Ya da eskiden ideolojik okumalar hedefti savaştaki cephane misal, artık dinlenmek için hobi mi??? Zaten okurken de daha çok edebi yönüne odaklaniyrum artik kitapların. Eskiden her düşünceden alacağım birşeyler vardır mutlaka diyerek okurdum ama ömür kısa, yollar çok, vakit kısıtlı. Gönül verdiğim çizgide odaklanıp yol almak istyrm artık, zaten gec kaldım diye. Ama diger herkese mutlak saygıyla, incitmeden:) Atsız'a gelince hiç okumadım ben. Tanımak isterdim elbet önyargısız ama yarıda bıraktım. Lisede bir arkadasm vardı, N.Atsız'la yatıp Atsız'la kalkan. Tehditle kopya ister, hayatımda hiç duymadigim küfürleri savururdu herkese. O hediye etmişti okuyayım diye.Yanlış temsil önemli işte, yarıda bırakmıştım ille de nezaket diye diye.... Tabii bir de hep "sıratı müstakim "niyetini arzulayan bir okur olarak bazı fikirleri çok uç gelmişti fitratımı zorlayan; ( Ama gene de cesur, riyasız ve samimiydi dili.. Keske gün 24 saatten uzun, haftalar daha çok gün olsaydı da daha çok renk katabilseydik edebi hayatımıza :( , .
K. okurunun profil resmi
Sueda Abla, sen çok hem çok güçlü hem çok naif de bir insansın. Tercih ettiğin üslup da ruhuna hitap etmeli elbet. Dikkat edersen kimileri daha yumuşak üslupları tercih ediyor, kimileri daha ateşli konuşmaları. Senin bu tür üsluplarda hoşlanmadığın bence bu. Çünkü gönlüne hitap etmiyor. Aradığın zaten huzur. Ama huzursuzluktan beslenen daha doğrusu bundan hoşlananlar da var. Bundan olumsuz bir anlam çıkmasın. Misal Körleşme diye bir kitap var duymuşsundur. Onu kimileri çok severek okuyor kimileri yanına hık diye devrilerek. :) Hangi insanı doğru diye niteleyebiliriz? Bence böyle bir niteleme olamaz. Sözün özü, gönlün huzuru ararken Kafka da rahatsız eder, Atsız da, diğerleri de. Hepimizin okuduklarımızdan beklediği bir şeyler var. Benim amacım burada şiire dikkat çekmekti. Çünkü çok güzel. :) Bence bu kitap ya da diğerleri de kuvvetle muhtemel sevmeyeceğin tarzda kitaplar. Sadece iki kitap var benim de okumak istediğim. Daha araştırma üzerine, onlardan hoşlanabilirsin diye düşünüyorum. Elbette bu bir tahmin.
Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nden Seçmeler
Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nden Seçmeler
İstanbul Kütüphanelerine Göre Üç Bibliyografya
İstanbul Kütüphanelerine Göre Üç Bibliyografya
Bunlara bakabilirsin. Onun dışında şart değil okuman zaten. Bir şey kaybetmezsin. :)
1 sonraki yanıtı göster
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.