Paris Helene'yi kaçırdığında şarap rengi deniz onu Mısır kıyılarına kadar sürükler. Çıktıkları kıyıda ise bir Herakles Tapınağı bulunmaktadır. Helene ve mürettebatı o tapınağa sığınırlar. Bir sorun olduğunu anlayan vali Thonis, Paris'in misafir olduğu haneye yaptığı yanlışlığı ve hırsızlığı öğrenir. Kral Proteus'a haber eder ve Kral ise onları hemen Memphis'e göndermelerini ister. Olayı doğrulayan kral Troyalılara:
"Rüzgârın yoldan çıkarıp ülkeme attığı bir konuğu öldürmeye gönlüm razı gelseydi, sana gösterdiği konukseverliğe karşı ağır bir hıyanetle karşılık vermiş olduğun Yunanlının öcünü senin gibi bir alçakta bırakmazdım. Sana evini açan adamın karısına sataştın; bu kadarla da kalmadın; aykırı uçuşunda peşinden gelmesi için ona kanat da verdin; gözün doymadı, üstelik konuğu olduğun evi de soydun. Ama ben bir konuğu, kendisine bir fırsat tanımadan vurmak istemem, bu kadını ve eşyaları burada bırakacaksın, –bunları kendi gelip arayacağı güne kadar, o Yunanlı için yanımda saklayacağım– sen ve yol arkadaşların üç gün içinde ülkemden çıkıp gidiniz, başka bir yer bulunuz demir atmak için; yoksa düşmana ne yaparsam, size de onu yaparım!”
Bu hikayeyi bilen Euripides ise bunu Helene adlı oyunda kaleme aldı.