Gönderi

88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Bir Edebiyatçının Otopsisi
Babaya Mektup kısaca tanımlamak gerekirse dünyaca ünlü yazar Franz Kafka'nın babası Hermann Kafka'ya 1919 yılında yazdığı ancak ölümünden sonra yayımlanan mektubudur. Kitabın adı her ne kadar "Babaya Mektup" olsa da bir bakıma Kafka'nın kendisiyle de iç hesaplaşması olmuş. Kitapta Kafka kendi ruhunu geçmişini karakterini sanki bir cesede otopsi yapan doktor gibi dikkatle incelemiş ve onu nedenleriyle birlikte incelemiş. Kitap 80 küsur sayfa olmasına rağmen okuduğunuzda birçok tuğla kalınlığında kitabın veremediği rahatsızlık ve kafa karışıklığını verebiliyor. Kitabın verdiği rahatsızlığın sebebi kitapta kendimizden bulduğumuz ve kendimize bile itiraf edemediğimiz kusurlarımız,aile yaşamımızdaki sorunlar Kafka bunları bütün çıplaklığıyla anlatmış. Kendisi genç sayılabilecek bir yaşta ölse de arkasında anlaşılmayı bekleyen bir külliyat bırakmıştı. Onu ilk okumaya başladığım da dilini fazla depresif bulmuştum üslubu da bana sert gelmişti. Milenaya Mektuplar'ı okuduktan sonra onu biraz anlayabilmiştim. Bu kitap benim için de bir otopsiyi izlemek gibi oldu ve Kafkayı yakından tanımak da gerçek bir zevkti. Kitabın dili de sade ve akıcı olduğundan diğer Kafka kitaplarından çok daha kısa sürelerde bitebilir. Panama Yayıncılık da kitabı gerçekten hakkını vererek çevirmiş bu baskıyı da tavsiye ediyorum siz de bir zahmet okuyun. Kitapla kalın başka bir incelemede görüşmek üzere.
Babaya Mektup
Babaya MektupFranz Kafka · Panama Yayıncılık · 201740,9bin okunma
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.