Gönderi

Tarihlerinin başlangıcında Türklerin kendilerini hangi adla andıkları bilinmemektedir. Çin kaynaklarından başlamak üzere diğer milletler Türkleri çeşitli isimlerle kaydetmişlerdir. "Türk" kelimesinin ilk örnekleri Herodot Tarihi'nde, Targita/Tyrkae; Eski Tevrat'ta “Togarma"; eski Hint kaynaklarında "Turukha/Turuşka /Thrak"; Ön Asya çivi yazılı metinlerde "Turukku"; Çin kaynaklarında M.Ö. I.binlerde "Tik/Ti/Troia şekillerinde tespit edilmiştir.? Akad imparatorlarından, Naram-Sin'e ait M.Ö. 2200'lerde Anadolu'ya yapmış olduğu seferi anlatan ve "Şartamhari Metinleri" adıyla anılan raporda Anadolu'da savaştığı 17 kralı tek tek tanıtırken bunlardan birinin de "Türki Kralı İlşu-Nail" olduğu belirtilmektedir. Bu bilgiden ve arkeolojik bulgulardan günümüzden 3800 yıl önce Türklerin Anadolu'da bulunduklarını ve Türk adıyla anıldıklarını öğreniyoruz. Hint kaynaklarında Turkhara, Tuşara, Taşkara, Truska, onların imla ve telaffuzlarıyla Türk kelimesi karşılığında kullanılmıştır. Ön Asya'da Çivi yazılı kaynaklarda Turukkular, Tevrat'ın İsrail nüshasında Nuh Peygamberin torunu Yafes'in oğlunun adı bugün bizim telaffuzumuz gibi "Türk"tür. "Türk" kelimesi, M.S. 420 tarihli Perslere ait bir metinde Altay kabileleri için kullanılmıştır. Yine 515 tarihli bir metinde cinsi sim olarak "türk-Hun" güçlü ve kudretli Hun anlamında kullanılmış tır. M.S. 7.-8. yüzyıllara ait Orhun Yazıtları'nın Türkçe kısmında bu günkü telaffuzu ile "Türk" şeklinde tek heceli şekli yanında iki heceli "Türük" de kullanılmıştır.
Sayfa 20 - AkçağKitabı okudu
··
14 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.