Gönderi

"İşte hayat!" dedi. "İnsanları nasıl birbirine düşürüyor? Bundan hiç hoşlanmıyorum ama öldürmek şart! Hem de tıpkı kendin gibi haklardan yoksun bir adamı! Senden bile talihsiz biri, çünkü ahmağın teki. Jandarmalar, polisler, muhbirler, hepsi bizim düşmanımız ama aynı zamanda hepsi de bizim gibi insan. Onlar da bizim gibi aşağılanır, sömürülür, adam yerine konmaz. İşte insanları birbirine düşüren şeyler bunlar. İnsanları korkutup ahmaklaştırıyorlar, gözlerini kör ediyorlar, sonra birbirlerine kırdırıyorlar. İnsanları sopa, taş, silah haline sokuyorlar ve buna da uygarlık adını veriyorlar." Pavel, anasına yaklaşarak, "Asıl cinayet budur, ana!" diye ekledi. "Milyonlarca insanın böyle adice yok edilmesi, ruhların katledilmesi... Onlar ruhu öldürüyorlar, anlıyor musun? Onlarla aramızdaki farkı görüyor musun? Adam bir yumruk attığı için acı çekiyor, utanıyor, daha da önemlisi iğreniyor! Onlarsa bu işi zevkle yapıyorlar. Üstelik de bunu sadece altın, gümüş ve birtakım değersiz kâğıt parçacıkları için, insanlar üzerindeki egemenliklerini sürdürmelerini sağlayan şeyleri korumak için yapıyorlar, bunun için ortalığa ölüm saçıyorlar. Bunu kendilerini korumak için değil, mallarını mülklerini korumak için yapıyorlar. Korumak istedikleri şey içlerinde değil dışlarında..."
Bordo SiyahKitabı okudu
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.