Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

598 syf.
9/10 puan verdi
Saf aklın öğretisi
HUZURSUZLUĞUN FİLOZOFU Arthur Schopenhauer, o günün Almanya'sı olan Lehistan'da karmaşık bir ailenin içerisinde hayata gözlerini açan, kötümserliğin tarihini yazmış, dünyayı saran o umutsuzluğun merkezinde yer almış bir filozoftur. Aslında 1800'lü yıllarda Schopenhauer filozof değildi? Neden değildi, durun açıklayacağım. Arthur, bulunduğu çağın
Schopenhauer
SchopenhauerDavid E. Cartwright · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201475 okunma
··
550 görüntüleme
Esther. Sema okurunun profil resmi
Kadın düşmanı Schopenhauer! İnsan olarak doğamızda bu var sanırım. Sonuç odaklı etiket yapıştırma ve ona odaklı yargılarda bulunma. Aynısı Nietzsche 'de de var ve bunu daha çokça sıralayabiliriz. Biz bu insanları okuyorsak zaten onların çoğunun mükemmel hayatı olmadığı için okuyoruz. Onları böylesine yücelten şey içindeki bastırılmış duygular ve dile getirilemeyen düşüncelerin yansımaları bizlere güzel kitaplar, özel eserler olarak yansıyor. Schopenhauer için ise annesi kadar olmasa da babasının da ona karşı iyi olmadığını düşünüyorum. Onun erken ölümü ve sonrasında yaşananlar annesine olan düşmanlığı daha çok arttırmış. Belki de babası yaşama devam etseydi annesinin yanında babasına olan nefreti de görecektik. Eline ve zamanına sağlık.:)
Homeless okurunun profil resmi
Schopenhauer'ın kadınlara yönelik söylemlerinde elbette abartılar, yanlışlar, eksikler var. Yalnızca bundan ibaretmiş gibi görünmesine üzülüyorum :) Babası yaşamaya devam etseydi muhtemelen yalnızca seyyah olarak işgal ederdi tarih sayfalarını. Yıkımlar beraberinde yeni yapılar meydana getirmiş. Teşekkür ederim yorumun için :)
Kaan okurunun profil resmi
30 sayfa da olsa okurdum incelemeyi, emeğine sağlık :) Inceleme, Schopenhauer okuması yapmadan önce veya yaparken yazarın hayatıyla ilgili bilgiler almak için basvurulacak güzel bir kaynak olmuş. Kitabı da okumayı düşünüyorum ama ne zaman okurum bilmiyorum. Schopenhauer'un kadınlar konusundaki düşüncelerinden dolayı okumama konusunda da eğer salt buna takilacaksa insanlar bence hiç okumasinlar. Çünkü Venedik'te Ölüm'u okudum dün. Kitaba yapılan incelemelere bakarken salt kitaptaki 'pedofili'ye dikkat odaklanilmis. Kitapta mevzu bundan çok daha fazlası halbuki. Bir kitap pedofiliyi de konu alabilir, o da başka bir konu. Bu yüzden eğer salt birkaç noktaya dikkat kesilip değerlendirme yapılacaksa bence okumanın hiçbir faydası olmaz diye düşünüyorum. Bu yüzden tekrar Schopenhauer'a gelecek olursam, filozofun kadınlar hakkındaki düşüncelerine verdiğim örnekteki kitaptaki unsura odaklanildigi gibi odaklanarak okunulacaksa hiç okunmasın derim. Bununla birlikte tabiki gerek kadınlar gerekse başka konulardaki fikirleri elbette eleştirilebilir, ben eleştirilmesin demedigimi belirteyim. Son olarak şunu unutmamak gerekiyor ki, Schopenhauer'un fikirleri bir tartışılamaz herhangi bir kutsalligi olan şeyler değildir. Bundan dolayıdir ki filozofun kadınlar hakkındaki fikirlerine katılmıyorum deyip geciyorken, kutsal olarak addedilen başka metinlerdeki kadınlar hakkındaki hüküm ve yorumlara aynısını malesef yapamiyorum; çünkü bunların toplumsal hayata tesiri büyük ve derinden oluyor. Son noktayı şundan belirttim; sık sık bir kesim falancaya kadınlar konusunda laf etmesini bilirsiniz ama Schopenhauer da benzer düşünüyor derler, buna bir yanıt olsun halihazırda Schopenhauer'un hayatının olduğu bir incelemenin altında. Ayrıca şu dedikleriyle kendi falancalarina zarar verdiklerinin farkında bile değiller, o da başka bir konu :)
Homeless okurunun profil resmi
Kadın konusu o kadar çok ön plana çıkıyor ki bu büyük filozofun diğer tüm çıkarımları neredeyse havada kalıyor. Hayatın içindeki gerçekler kitapta dile geliyor diye neden yadırganır anlamış değilim. Üç maymunu oynayınca geçiyor mu? Sanmam. Market örneğini yine dile getiriyorum, alacağını al, çık. Evet eleştir, evet istersen göm, ama insaflı da ol. Biz eleştirel gözle bakmanın asıl manasını çözebilmiş değiliz, eleştiriyorsan ne kadar aşağı çekebiliyorsam çekeyim durumu var sanırsam. Haklı ve yerinde yorumun için teşekkür ederim. :) pdf bulamazsan temin sağlarız.
1 sonraki yanıtı göster
L Büşra A. okurunun profil resmi
Kadınları sevmeyen adımı bende sevmem :) ama onu okumayacağım anlamına gelmez, bakalım neden kadınları sevmiyor, ona bakarım. İşte hayatta anne veya babalar etkili oluyor demekki kimi de belki erkekleri sevmez. Bir annenin soğuk ve ilgisiz davranışları ileri yaşlarda geleceğini nasıl etkilemiş. Bunu anladım bu yazarda ama anlaşılan ne kadar nefret etse de bence kadınlardan da vazgeçemiyordur. Emeğinize sağlık güzel inceleme okudum. :)
Homeless okurunun profil resmi
Tam üstüne bastınız, birçok kadınla macerası olmuş :) sigara sağlığa zararlıdır ama içmeden de olmuyor hesabı. Bir tür bağımlılık. Eleştirdiği noktalar kişiselliği göz önüne seriyor. Çok değerli bir biyografi eserini derlemiş yazar, siz de listenize alın. Teşekkür ederim yorum için :)
3 sonraki yanıtı göster
Neşe okurunun profil resmi
Schopenhauer kadınlara düşman bir tutum içinde olsa da bu güzel incelemenin hatırına onun saygıyı hak eden diğer düşüncelerini öne alıyor, bundan böyle kendisini okuyup anlamaya çalışacağımı taahhüt ediyorum:) Eline sağlık. Her satırını severek okudum.
Homeless okurunun profil resmi
Ya çok teşekkür ederim yorumun çok mutlu etti. Bu kararın seni mutlu edecek eminim. Hayata bakış açıma direkt etki eden, farklı pencereden bakmamı sağlayan birisi Arthur. Yaşamın Bilgeliği Üzerine Aforizmalar iyi bir başlangıç olabilir:)
1 sonraki yanıtı göster
özgür okurunun profil resmi
Emek içeren incelemeniz için teşekkür ederim. O dönemlerde Batı ne kadına ne de diğer millet ve kavimlere saygılı idi. Market analojisi çok güzel idi. Ama biz her şeyi tek olarak görüp değerlendirmeyi severiz ki belki de kolayımıza geldiği içindir.
Homeless okurunun profil resmi
Batı konusunda haklısınız. Özellikle Kilise'nin etkin olduğu dönemleri anmak bile istemiyorum.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.