Gönderi

Hz. Ali (a. s) Basra Valisi Osman bin Huneyf'e, nimetlerin başına konmamasını, görevini ihmal etmemesi konusunda nasihat edip, kendisinin lüksten nasıl uzak kaldığı, arpa ekmeğine nasıl kanaat ettiği ve her türlü konfordan nasıl uzak kaldığını hatırlattıktan sonra şöyle buyurur: " Bazı kimseler, 'Ali bu yemeklerle çok güçlü düşmanlarını nasıl yenebiliyor?' diye hayret ediyor. 'Genelde bu tür yaşama ile daha zayıf ve güçsüz olmalıdır.' diyorlar. Bunlar yanılıyorlar. İnsanı, zor yaşama güçsüz kılmaz. İnsanı güçsüz kılan, nimetler içinde nazlı büyümesidir. Bahçıvan terbiyesi görmeyen çöl ve orman ağaçları daha sağlamdır. Ama bahçıvan bakımında büyüyen, daha parlak ve güzel ağaçlar ince ve dayanaksız olurlar. Vahşi çöl bitkilerinin, bunlara nazaran hem ateşleri daha güçlü hem yanış süreleri daha fazladır. Aynı şekilde çeşitli zorluklara katlanmış, belalar geçirmiş, sıcağı soğuğu tatmış kimseler, nimetler içinde nazlı büyüyen kişilerden daha güçlü ve dayanıklıdır. İçten kaynayan güçle, dışarıdan yardım gören güç arasında fark vardır. Önemli olan beşerin bâtını, sonsuz sınırsız güç ve yeteneğinin ortaya çıkmasıdır. "
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.