Atatürk'ün Samsun yolculuğu ile Hz. Muhammed'in hicret yolculuğunun hem nitelik olarak hem de kullanılan Kur'an kavramları açısından birbirine benzemesi dikkat çekicidir.
Öncesi de müthiş:
Atatürk'ün hayatında Hz. Muhammed'in ve hadislerinin çok gizli bir yeri vardır. Atatürk, Anadolu'ya geçmek için 16 Mayıs 1919'da Bandırma Vapuru'yla İstanbul'dan Samsun'a hareket ettiğinde, bir iddiaya göre, İngilizler Bandırma Vapuru'nu vurmak için bir torpido göndermişler fakat rotadan çıkan torpido vapuru ıskalamıştır. Atatürk bu olayı, "Bu Allah'ın bir inayetidir, görüyorsunuz Allah bizimkdir" diyerek değerlendirmiştir.
Atatürk'ün Samsun'a giderken kullandığı "Allah bizimkdir" ifadesi, Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye hicreti sırasında kullandığı bit Kur'an ifadesidir. Hz. Muhammed gizlice Mekke'den ayrılırken yanına sadece Hz. Ebubekir'i almıştır. Mekkeli müşriklerin takibinden kurtulmak için üç gün boyunca Sevr mağarasında kalmıştır. Hz. Muhammed'i arayan müşrikler mağaranın ağzına kadar gelince Hz. Ebubekir endişelenmiştir. Bunun üzerine Peygamberimiz ona, "Endişelenme, Allah korumasıyla, gözetmesiyle, yardımıyla yanımızdadır'' demiştir. Nitekim müşrikler mağaranın ağzında dönüp durmalarına rağmen onları bulamamıştır.
Atatürk Bandırma Vapuru'yla Samsun'a giderken İngilizlerce takip edildiğini öğrendiğinde de Hz. Muhammed'in sıkça kullandığı "İnnallahe meana" ifadesini kullanmıştır.