Gönderi

Kendi sanatının inceliklerini anlamak, anlatmak ve bunları yazmak Osmanlı düşünürleri için uzun süre dert olmadı. Yanlışları ve eksikleri göze alıp, bunları kayda geçmek, kendi kültürünün yaratmış olduğu biçimleri ölçüp biçmek Osmanlı uleması için merak konusu değildi. Osmanlı Saray Nakkaşhanesi ile buna benzer bir çevredeki sanatları ve zanaatleri anlatan "Menâkıb-ı Hünervân" 1926'dan önce kültür tarihçilerinin gündemine girmemiş, yazıldıktan 339 yıl sonra, adeta yeniden keşfedilip incelenmeye başlanmıştır.
Sayfa 109 - Yeditepe YayıneviKitabı okudu
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.