Açıkçası ben Hasan Ali Toptaş hakkında bir kesim tarafından pompalanan bir yazar olarak kanaat getirmiştim. Günümüzde ne yazık ki öyle bir durum var. Eşcinsellik içeren filmler hiç bir niteliğe sahip olmamasına rağmen imdb de 7 üstü alıyor. Ermeni soykırımı diyen nobel alıyor. Ne yazık ki günümüzde sanat böyle şeylere alet ediliyor. Hasan Ali Toptaş için de, bu kanal dahil bir çok edebiyat ile ilgili mecrada, dahi yakıştırmaları, Türkiyenin Dostoyevskisi benzetmeleri ...vb oldukça yaygındı. Bu pompalama neticesinde aldandım ve Hasan Ali Toptaşın tüm kitaplarını aldım. Ancak okudukça anladım ki tam bir balonmuş. Gölgesizler, Yüzyıllık Yalnızlığın bir öykünmesiydi. Kuşlar yasına gider ve heba güzel fakat oldukça sıradandı. Hasan Ali Toptaşın o çok övülen dil hokkabazlığı, her ne kadar başkalarınca büyülü gerçeklik veya çok yüksek bir anlatım olarak lanse edikse de, bence edebiyat dışı bir şeydir. Anlamsız tasvirler, "kokuyu görmek falan", yersiz amaçsız imgelemeler... akışı bozan okuru rahatsız eden çok çırpınmalar boğuşmalar var eserlerinde. Hasan Ali Toptaş'ın bir tek Türkçesini sevdim. Dili çok güzel kullanıyor. AmaTürkiyenin Dostoyevskisi yakıştırması çok büyük bir saçmalıktır. Türkiyenin anca Hasan Ali Toptaşı olabilir kendisi bence. Bu taciz olaylarına gelince; Bir yazarın eserleri ile kendisi beraber yargılanmamalıdır. Mesela marlon brando, roman polanski bunlar, sinema sektöründen, taciz ile suçlanan örnekler. Bu kişilerin karakterlerini tasvip etmem ama sırf bu sebeple de eserlerini karalayamam. Babayı Marlon dan başkası oynayamaz mesela. HAT konusunda bu durum biraz farklı tabi, eserlerinden çok fazla doyum almadım. O nedenle biri gelse kitaplığımdan görüp HAT'ın eserlerini ödünç alsa da getirmese hiç üzülmem. HAT'ın kamuoyu açıklaması tam kendi tarzında olmuş. Burada da kelime hokkabazlığı yapmış.

GölgesizlerHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 202012,7bin okunma

·

12 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Doğanşahin