2020’NİN EN BÜYÜK “EDEBİ” HAYAL KIRIKLIĞI
Görüşlerine çok değer verdiğim arkadaşlarımın övgüyle bahsettiği bir kitaptı Fahrenheit 451. Kitapla ilgili araştırma yapmaya başladığımda arka kapaktaki “Eğer dünyada tek bir kitap kalacak olsa bu Fahrenheit 451 olurdu.” yorumunu görünce inanılmaz heyecanlandım hemen kitabı edindim ve okumaya başladım. Kitaplara karşı tutkusu olan her insanı çekecek nitelikte iddialı bir cümleydi bu. Fakat okuma tecrübem hiç de öyle keyifli olmadı ilk sayfalardan itibaren “Ne okuyorum ben şu an?” hissi oluştu. Kısaca özetlemem gerekirse; kahraman, Montag isimli bir itfaiyeci ve yangın söndürmek yerine kitap yakıyor lakin içlerinde ne olduğunu merak ettiği için birkaç tanesini kendine ayırıyor yasak olduğu halde. Kısaca özetlemem gerekirse dedimse de kitabın olayı tamamen bu. Konular arasında bağlantı yok, başlarda bir anda beliren küçük kız karakteri yine bir anda ortadan kayboluyor niye öyle bir karakter var anlamıyorsunuz, kahramanımızın karısı sürekli televizyon izleyerek gerçeklik algısını kaybetmiş hastalıklı tasvir edilen bir karakter ve Montag ile onun diyalogları arasında da bir akış yok, kitap karakterlerinin hiçbiri derin işlenmemiş ve aslında ana karakteri bile tam tanıyamıyoruz kitap boyunca, kahramanımız bir kitapsever falan değil; sadece kitap, kitapların yakıldığı faşizan bir distopyayı tasvir etmeye “çalıştığı” için fazlaca romantize edilmiş. 200 sayfanın içindeki toplam 5-6 tane anlamlı görünen cümle her yerde dolaşıyor ve kitapla ilgili merak uyandırıyor. Bu sene okuyup beğenmediğim başka kitaplar da oldu, illa ki oluyor fakat kitabın bu kadar övülmesi herkesin “aaabiii Fahrenheit 451 efso yaaa kitapları falan yakıyolaaar” tarzı yorumlarda bulunması beni çok şaşırtıyor o yüzden bu incelemeyi paylaşma isteği duydum. Ortada romantik ve anlamlı bir ana fikir fakat çok kötü yazılmış bir kitap olduğunu düşünüyorum. Bana bu kitabı öven arkadaşlarımla fikirlerimi paylaştığımda bir yere kadar kitabı anlamakta zorlandıklarını fakat sonlarda bir şeylerin oturduğunu söylediler. Onlara, oturan düşüncenin ne olduğunu sorduğumda hatırlamadıklarını veya verecek bir cevap bulamadıklarını gördük. Yine de kitabı beğenen büyük bir kitle var ve hepsine saygı duyuyorum. Kitaplar iyi ki var! Herkese iyi okumalar dilerim :)
