Gönderi

Alışveriş Yaparken, Duyarlılık
Merhabalar, sizlerle hayatıma dair bazı şeyleri paylaşmak istiyorum. Evet, belki bu yazacaklarım sizi ilgilendirmeyebilir, bize ne bundan diyebilirsiniz. Olsun okumuş olmanız bile yeter benim için. Ben bir kitapçıda satış temsilcisi olarak çalışıyorum. Yaklaşık 3 hafta önce başladığım şubeden, satışı ve müşterisi aşırı fazla olan bir mağazaya geçtim. Peki bu fazlalık ne demek? Yine aynı maaşa daha fazla iş yükü demek. Bakın diyeceksiniz ki bu dünya da bin bir türlü derdi olan var. En kolay örneği Afrika'daki aç çocuklardır. Dünyadaki insanlar böyle zor dertlerle uğraşırken Allahımda beni ailemle ve işimle sınıyor herhalde. Ailemle uğraştığım yetmiyor gibi birde bu yeni şubeye geçerek, iş yükünü ve bizi amele yerine koymalarını geçtim, bu duyarsız, egoist, aşağılık kompleksi olan, empati kurmanın ne olduğunu bilmeyen insanlarla uğraşıyorum. Bu beni daha deli ediyor. Yemin ederim kendi türüm olan insandan soğudum nefret eder duruma geldim. Bir kaç örnek: Bir kitabı sorup dakikalarca aratan, kan ter içinde güç bela bulduktan sonra kitabı çok alakasız bir yere fırlatan. Mağazanın kalabalık olduğunu gördüğü halde aşırı ilgi bekleyen ve bulamayınca şikayet eden. Reyonların dağınık olduğundan şikayet edip halden anlamayan (pardon ama biz kırk kerede düzeltsek o reyonların o hale gelmesinde sizinde suçunuz var. Yerini bilmiyorsanız bize verin ya da reyon üstüne bırakın bu kadar basit. Alakasız bir bölüme tıkıştırma gerek yok. Zaten çok kalabalık zaten çok çok fazla ürün var, depo yok eh bi halden anla kardeşim.) Kitap sorarken adam yerine koymayıp telefonu suratıma tutup "bu kitap sizde var mı?" diye sorarken dağlara taşlara bakan. 2-3 kitap sorup hiçbiri olmayınca "Üff o yok bu yok ne biçim kitapçısınız." diyen. (Pardon? Ben vasıfsız bir elemanım kitapları seçip getiren ben değilim.) vb. vb. vb. Sevgili kitap okumayı seven arkadaşlarım, bu bir kitapçı da olabilir, oyuncakçıda, giyim mağazası da, lütfen bu gibi yerlerden alışveriş yaparken duyarlı olalım. Oradaki çalışan eleman yerine kendimizi koyalım. O da sizin gibi bir insan. Bakın mağazam değiştikten sonra inanın eve gelir gelmez yatıyorum. Ne kitap okumaya, ne çok sevdiğim 1000kitap sitesine bakmaya ne de film, dizi izlemeye vaktim oluyor. Bu dramdır, bu işkencedir. Sizden ricam daha çok duyarlılık ve duyarlı insanlar yetiştirmeniz. Buraya kadar okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Herkese hayırlı geceler.
··
16 görüntüleme
Hacı Seydaoğlu okurunun profil resmi
Böyle insanlarla denkleştikçe 'acaba kitap okumak o kadar da iyi bir şey değil mi?' diye soruyorum kendi kendime. Yazınızda dile getirdiğiniz hiçbir şeyin abartılı olmadığını düşünüyorum. Pek sık gitmesem de Antalya Dr'da bir kaç defa böyle şeylere şahit oldum. Dediğiniz gibi bu durum kitapçıya da özgün değil. Gelişmekte olan toplum olmanın sonuçları. Büyük mağazalar gelmeden evvel çalışanlar aynı zamanda iş sahibi olduğu için onlara kızmaya hakkımız vardı. Şimdi ise iş sahibinin hiç görmediği büyük mağazalar hızla türedi. Ama davranışlar o hızla değişmediği için hala çalışana kızıyoruz. Bu durum ne zaman değişir bilinmez. Ama asıl suç köküne kadar kapitalist firmaların. Siz bir müşteriye 'beyefendi biraz nazik olur musunuz' deseniz ve bir tartışma çıkarsa, bir en fazla ikincisinde sizi işten atarlar. Müşteri de siz de bunun farkında olduğunuzdan durum böyle. Halbuki firma, gerçekten haklı çalışanını korusa inanın o kaba insanlar kedi gibi olur. Her neyse, umarım bu iletiniz bir kişi bile olsa insanlarda bir farkındalık yaratır. Şirketlerden bir umudum yok. Gene biz insanlar insanlara sahip çıkmalıyız. :)
Mâsiva okurunun profil resmi
Çok mecbur kalmadığım sürece hiçbir çalışandan yardım istemem zaten bilirim yeterince yoruluyorlar. Kabin denediğim herhangi bir ürünü askısına asmadan çıkmam bilirim ki onlar zaten yeterince çabalıyorlar. Elimden geldiğince yardımcı olmaya yapıcı olmaya problem çıkarmamaya çalışırım. Çok kısa bir süre mağazada çalışmışlığım var. Ne kadar zor şartlarda çalışıldığını biliyorum. Dilerim "insanlarla" karşılaşasın.
Nympheutria okurunun profil resmi
Bence çok haklısınız, mesela bu, örneğin bir kafede garsonlarda da geçerli. Karşımızdakine insan (kendimiz gibi) gibi bakabilsek ona da hoşgörü ile yaklaşabilirdik. Hani o insana sadece bize yardımcı olması amacıyla bir "yardımcı" gibi bakmamız beni de çileden çıkarıyor. Ya da bir mağazadaki çalışana büyüklük taslamak. Neyi kanıtlamak istiyoruz ki derim bazen, mutlu mu hissediyoruz o görevlileri küçük düşürünce? Kimileri kendinden büyük insanlara dahi böyle davranıyor sırf satış temsilcisi olduğu için. İnsanlar herhalde egolarından daha tatmin olamamış olsa gerek ki bu gibi bir büyüklük taslama çabasına halen daha ısrarla giriyor. Karşımızdaki insan kölemiz değil (o gözle bakılıyor çünkü), o da bizim gibi, bizden ne alçakta ne de üstte olan bir insan. Üstelik bize yardımcı olmaya çalışan bir insan. Hayal kurarım bazen; sevgi ve saygının olduğu bir dünya; herkes birbiriyle geçinebilir halde, kimse kimseyi küçük düşürmeye uğraşmıyor, mağazalardaki satış temsilcileriyle bile güler yüzle, illa ki kitap sormak için değil kitaplar hakkında konuşmak için bile konuşulabiliyor; kalıplaşma yok yani toplum içinde günümüzün aksine, satış temsilcisi bana yardımcı olmak 'zorundadır', istediğim kitabı 'bulmalıdır' gibi düşünceler yok. Ama sonra gerçek hayatın kötülüğünü fark ederim, benim hayallerim çok güzel demiyorum fakat dünya gerçekten kötü halde bana göre. Belki de içindekiler yüzünden böyle. Sevgi saygı dediğimiz kavramlar insanlar arasında yaygın olan bir durum olsa bunlar olabilir miydi diyorum. Eşitlik, adalet duyguları yerleşseydi? Bu açıdan bakıldığında bu türlü çabaların ne denli kötücül olduğunu görürüz aslında. Sizin de bunu bir satış temsilcisi olarak ifade etmeniz çok hoş olmuş, bu konu benim çok kafama takılmıştı bir ara, halen daha takılır, canımı sıkar, o eşitsizliği görmek moralimi bozar. Bu açıdan sizi tebrik ederim, bunu paylaşmanız çok güzel olmuş.
Abdullah okurunun profil resmi
Malesef çok fazla duyarsız insanımız var, size Allah 'tan sabır diliyorum
mithrandir21 okurunun profil resmi
Vasıfsız eleman olduğunuzu kabul edip de müşterinin arkasından bu kadar da vasıflı eleman gibi söylenmeniz çok ilginç olmuş. Reyon ya da rafın dağılması, kitabın ismini telefonla göstermek ya da haklı bir tepki olarak stoklarda bir kitabın olmadığına müşterinin laf söylemesi bence çok çok normal durumlar ve pardon ama sizin işiniz bu. Hizmet personelisiniz sonuçta. İşinizi sevmiyorsanız işinizi değiştirin bence.
Gülşen Hamza okurunun profil resmi
Müşterinin arkasından? Burdaki kullanıcılarda müşteriler ve ben zaten duruma dikkat çekmek için bunları paylaştım. Bir çekincem olsa burda paylaşmam. Evet yetkili kişi olmadığımdan ve bir temsilci olarak yapacaklarım kısıtlı olduğundan vasıfsız dedim. Müşterilerin çalışan elemanlara davranış biçimini söylemek için öyle çok vasıfa ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum :) reyonlar elbetteki dağılabilir bende zaten "sizinDE" suçunuz var demişim. Burdaki de bizim olduğu kadar sizinde suçunuz var anlamında. Kaldıki ben gün içerisinde canla başla dağılan reyonları en iyi şekilde topladığımı yine ben bilirim. Telefonla kitap sormanın yanlış olduğunu ifade etmedim. Bir insan bir insanla iletişim kurarken hele ki bir şey isterken yüzüne bakar. İnsan yerine koymuyomuş gibi başka yöne bakmaz. Evet aradığımız şeyleri bulmak istememiz normal ama her istediğimizin olmamasıda normal. Bu yüzden azarlanmak ve hor görülmek yanlış. İstek ve şikayet bölümü bu yüzden var. Bulamıyorsa bana değil yetkililere isteğini dile getirirsin. Bunların hala "çok çok normal olduğunu düşünüyorsanız ya bu sektörde yetkili bir kişisiniz ya da o duyarsız insanlardan biri :) Evet işim bu aksini inkar etmedim ya da sevmediğimi belirtmedim. İşimi çok çok sevmesemde insanları zor durumda bırakmadan iyi bir şekilde önem vererek yapıyorum. Hizmet personeli olduğum için küçük mü görülmeliyim? Ya da haksız muamelelere uğramalı mıyım? Dediğiniz gibi hizmet veriyoruz sizler için bir şeyler yapıyoruz bunun karşılığında bende duyarlılık istiyorum insan yerine konmak istiyorum sadece o kadar. Bence siz düşüncelerinizi gözden geçirin :)
3 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.