Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir insanı iftira ile lekelemek, karalamak meselesine gelince, bu, dünyanın kendisi kadar eski bir usuldür.
Sayfa 377
Çünkü, insan kalbinde, başlangıç ile son, hayat ile ölüm arasındaki çelişkiyi uzlaştıran, yalnız ve yalnız, bilinmeyen, görülmeyen Tanrı idi.
Reklam
"Tutsak mıyız biz! Tutsaklara bile dinlenme, yatma izni verilir! demişler, sabahleyin de bir trene binip gitmişlerdi. Giderken 'Allaha ısmarladık' yerine onlara: - Ne häliniz varsa görün, aptallar! çılgınlar!' diye bağırmışlardı.
“Tuhaf, insan sürekli yanyana olunca bazı şeyleri fark etmiyor…”
İnsanı mal sahibi yapan Allah'tır.
..hepimiz insanız. Her şeyi düşünebiliriz. Ama, atalarımızın bir sözü var: "Mal iyesi Hüdadan, der.
"Varsın olsun önemli olan senin sağlığın, senin iyileşmen. Ondan sonrasına bakarız..."
Reklam
Dünyanın sonu gelmişti sanki. Nereden buluyorlardı bunca insanı? İnsan dolu katarlar birbiri ardınca hep batıya, cepheye gidiyorlardı. Günlerce, haftalarca, aylarca ve sonra yıllarca devam etti bu gelip gidişler. Batıda dünyanın bir yarısı öbür yarısı ile ölüm-kalım savaşı yapıyordu.
Atan deve sarhoş olunca taylaklarla oynarmış. (Rus atasözü) Günümüz Türkçesiyle: Erkek deve sarhoş olunca yavrularıyla oynarmış Yani o dönemlerde çocuğunu sevmek o kadar ayıplanıyormuş ki bunun için atasözü bile yapmışlar
Hayat bu işte! Eğer dünyaya gelmezsen hiçbir şey göremezsin, ama gelirsen dertten kurtulamazsın.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.