Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hatice Nur

Hatice Nur
@haticenureski
aut viam inveniam aut faciam.
Bugünü kazansan da dün bırakmaz yakanı. Geçmişin hayaletleri sinsi bir gölge gibi takip eder seni.
Reklam
Ve bildiğiniz gibi, sevgili genellikle, kendisini tutkuyla seveni huysuzlukla, nobranlıkla iter.
Sayfa 142 - LiteratürKitabı okudu
“Hayır” diye itiraz etti Üstat Leonardo. “Yoksa İsa onun haset ve fesat olmasını affederdi. Her ikisi de insanın doğasında olan şeylerdir. Kendinden aşağı olanların hasetini ve fesatlığını affetmeyen bir büyük adam olmuş mudur hiç? Zaten bu Akşam Yemeği’nde ben Kurtarıcı’yı öyle tasvir etmek istiyorum: hasetlik ve fesatlık da dahil dünyadaki tüm günahların bedelini kendini feda ederek ödeme arzusuyla dolup taşan biri olarak. Fakat İsa Yahuda’nın günahını affetmedi.”
LiteratürKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Zaten mutluluk öyle bir konuydu ki, Dük’ün de daima söylediği gibi, bir dirhemi bile on okka bilgelikten daha değerliydi.
Literatür YayınlarıKitabı okudu
“Fıkıh ilim değildir. İnsanın bizzat aklını kullanması lazım gelir,”diye sataştı.
Sayfa 168 - İletişimKitabı okudu
Reklam
Neyzen İbrahim Dede gülümseyerek, “Kin şeytanın kahkahasıdır,” dedi.
Sayfa 132Kitabı okudu
Sahibini Arayan Son Mektup
Daha düne kadar her yerini ayrı ayrı seviyordum. Ellerini tuttuğum zaman ürperirdim, başım dönerdi gözlerine bakınca. Dudakların her öpüşte dünyaya getirirdi beni. Al işte, hepsini sana bırakıyorum. Güzelliğin de senin olsun, dişiliğinde..
Sayfa 166Kitabı okudu
Kader Kapıyı Çalıyor
Budapeşte köprüsünün üzerinde Bir çingene falıma baktı Dedi üç günde öleceksin Ben üç bin yıldır seni arıyorum Kapılara sığmıyor umutsuzluğum Lağım kokuları gibi, çirkef gibi kederliyim İçimden dünyayı ipe çekmek geliyor Cümle yıldızlar şahidim olsun Yapmazsam adam değilim..
Sahibini Arayan Mektuplar/ On Altıncı Mektup
İnanmak; seni düşündükçe söylediğim bir şarkı olmalı dudaklarımda. İnanmak; gökyüzünün en karanlık zamanında bile görebileceğim bir yıldız olmalı.
Reklam
Zeka - nar, ayva ve portakal gibi- geç renk ve koku kazanan bir sonbahar mahsülüdür.
MÜSLÜMAN SAATİ
Çölde yolunu şaşıran kimseler gibi biz şimdi zaman içinde kaybolmuş kimseleriz.
Sayfa 105Kitabı okudu
“Kadınla erkeğin yan yana gelemediği, birbiriyle görüşüp konuşamadığı memlekette aşk olmaz,” dedi iddialı bir havayla. “Neden biliyor musun? Çünkü erkekler uygun bir kadın görür görmez, iyi-kötü, güzel-çirkin, hiç bakmaz, haftalardır aç kalmış hayvanlar gibi üzerine atlarlar. Hepsinin alışkanlığı budur. Sonra bunu aşk zannederler. Böyle bir yerde aşk olur mu? Sakın kendini kandırma.”
Sayfa 467Kitabı okudu
Bir insanın başka fırsatları olmasına rağmen onları reddedip sürekli aynı kişiyle sevişmek istemesine, bu mutluluk verici duyguya “aşk” denirdi..
Çok sevdiğimiz bir varlığa, hiçbir karşılık beklemeden en değerli şeyimizi verirsek, işte dünya o zaman güzel olur.
60 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.