Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

hayalimkitaplarim

hayalimkitaplarim
@hylgnrhyl
Biz seviyoruz iyi olan insanı hayvanı doğayı.. Ama kötü olan ne varsada uzak duruyoruz...Kısaca Kendimizce kendi kendimize savrulup duruyoruz bu hayatta...
Dumas Kulubü
"Bu işlere bir rastlantı sonucu karıştım," diye anlatmaya başladı. "Bir gün meteliksizdim, elimdeki tek servet ölen büyük amcamın kitaplığıydı... Aşağı yukarı iki bin kitap, ama bunlardan yalnızca yüz kadarı değerliydi. Aralarında Don Quijote'nin lüks bir baskısı, XIII. yüzyıl baskısı birkaç kutsal kitap ve Geoffroy Tory'nin Chamofluery'sinin dört nüshasından bir tanesi... Nasıl?"
Reklam
kadın dedi ki
Cinsel taciz kanuna aykırıydı fakat aynı zamanda bazı işler için de bir rutin halini almıştı. Seslerini yükselten kadınlar çoğu zaman işlerinden atılıyor ya da karalanıyordu. Kurbanlar genellikle saklı oluyor, birbirlerinden ayrı tutuluyordu. Çoğu insanın da hemfikir olduğu üzere, sahip oldukları en iyi seçenek, susmaları karşılığında verilen parayı bir çeşit telafi olarak kabul etmekti.
Sayfa 9 - BilgiKitabı okuyor
Yılan ve Güvercin
Büyü değmiş bir vücutta akıldan çıkmayan bir şey vardır. Çoğu insan ilk önce kokuyu fark etmişti: Çürümenin yaydığı kokuşmuşluk değil de burunlarına dolan boğucu bir tatlılık, dillerinde hissettikleri keskin bir tattı bu. Çok az kişi ise havada bir karıncalanma hissetti. Cesedin derisinde kalan aurayı. Sanki büyü hâlâ bir şekilde oradaydı, izliyor ve bekliyordu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kvaidan: Tuhaf Şeylere Dair Öyküler ve İncelemeler
Heike (diğer adıyla Taira) boyuyla Genci (diğer adıyla Minamoto) boyu arasında uzun süredir devam eden çekişmenin son savaşı yedi yüz yılı aşkın bir zaman önce, Dan-no-ura'da, Şimonoseki boğazlarında yaşandı. Savaşta Heike boyu kadınları ve çocuklarıyla yeryüzünden silindi; günümüzde Antoku Tenno adıyla hatırlanan, henüz çocuk yaştaki imparatorları da öyle. Ve o denizle sahile yedi yüz yıl boyunca hayaletler musallat oldu... Orada bulunan garip yengeçleri size başka yerde anlatmıştım. Heike yengeci denilen ve sırtlarında insan yüzleri görülen bu yengeçlerin Heike'li savaşçıların ruhları oldukları söylenir. Zaten o kı- yıda çok fazla garip şey görülür, duyulur. Karanlık gecelerde sahilde hayaletlere benzeyen binlerce ateş yanar ya da dalgaların üzerinde titreşir. Balıkçılar bu solgun ışıklara Onibi, şeytan ateşi der. Ve rüzgârlar ne zaman şiddetlense denizden büyük bağırtılar gelir, tıpkı savaş feryatları gibi.
Sayfa 11 - İthakiKitabı okudu
Yitirilen Cennet
Onlar dalmışken kendi sevinçlerine, danslarına, Şen müzik okşamıştı da kulağını, hem neşe Hem korkuyla çarpmıştı yüreği; muazzam biçimleri Ufalınca alabildiğine bu bedensiz ruhların, Yer açıldı hepsine o cehennem salonunda, Hâlâ sayılamayacak denli çok olsalar da. Fakat aynı kaldı hem özleri hem oranları Yüce Serafların, Keruvların; yerleştiler Bir kenara bu gizli toplantıda." Bin yarı-tanrı, oturdular altın sandalyelere, Tam sayıda, sık aralıklı. Kısa bir sessizlikten Ve ilanından sonra toplantı konusunun, Büyük oturum başladı.
Sayfa 54 - İthakiKitabı okuyacak
Reklam
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Yalnızca seninle konuşmak istiyorum. Sana ilk defa her şeyi söylemek istiyorum; bütün hayatımı bilmelisin, o hayat ki hep senindi ve sen onu asla bilmedin. Fakat benim sırrımı ancak öldüğümde, artık bana cevap vermek zorunda kalmadığında, uzuvlarımı şimdi bunca buz gibi ve bunca ateşle sarsmakta olan şey tamamıyla son bulduğunda öğrenmelisin.
Sayfa 11 - YakamozKitabı okudu
Kalite Ülkesi
"Kalitenin yaşandığı topraklara gelin! Kalite Ülkesi'ne gelin!" Demek Kalite Ülkesi'ne ilk defa geliyorsunuz. Heyecanlı mısınız? Evet mi?
Sayfa 11 - EpsilonKitabı okudu
Çanlar Kimin İçin Çalıyor
...Ah, şimdi, şimdi, şimdi, yalnızca şimdi, her şeyden önce şimdi ve şimdiki senden başka şimdi yok ve şimdi senin peygamberindir. Şimdi, sonsuza dek şimdi. Gel şimdi, şimdi, çünkü şimdiden başka şimdi yok."
MEDICI
Bir şehrin üzerinde yükselen başka bir şehrin bu görüntüsü onu aynı anda hem büyülüyor hem de dehşete düşürüyordu.
Sayfa 9 - EpsilonKitabı okudu
Yitik Kızlar
Bu kaybedilenin, ortadan yok olmuş tüm umutlann ve unutulmuş soruların arayışı. Bir açıklama arayışı, o çocuğun günlüğünde ima edilen korkunç sırların arayışı ve ben şimdi bir falcı gibi ona danışıyorum, kristal kürenin içine bakıyorum. Tek fark, ben geleceğin peşinde değilim. Geçmişi arıyorum.
Reklam
Yeni Dünya düzeni
Etkin egemenlik oksijen gibidir: Soluduğumuz hava gibi her an her yerdedir, fiziksel çevremize sızarak yayılır ve insanoğlunun sınırlarını ortaya çıkarır fakat tamamen görünmezdir. Ancak egemenlik, içerisindeki oksijenin yavaş yavaş boşaltılan kilitli bir oda kadar boğucu bir hale de gelebilir. Amerika'nın 20. yüzyıldaki evrensel üstünlüğü Batı Yarımküre genelinde egemenliğin yapılandırılmaya başlandığı bir yüzyılın sonrasında sağlandı. Fakat 21. yüzyılda bu egemenlik Amerika'nın arka bahçesi Latin Amerika'da aşınmaya başladı. Güney Amerika'nın bol doğal kaynakları, günümüzde başta Asya olmak üzere evrensel pazarlara hiç olmadığı kadar hızlı ulaştırılmaktadır. Eğer küreselleşme mesafelerin kaldırılması anlamına geliyorsa, bu aynı zamanda Amerikan gücünün önemli bir bölümünün de yakınlıkla sağlanan egemenlik sona erdiği anlamınada gelir. Fakat eğer Amerika, Amerikalıları temsil etmiyorsa, o zaman kim ediyor?
Sayfa 181 - PegasusKitabı okudu
Sessiz Hasta
Birinci Bölüm Görmeye gözleri, duymaya kulakları olan, kendini hiçbir faninin sır tutamayacağına inandırabilir. İnsanın dudakları sessizse parmak uçlarıyla konuşur, sözleri her gözeneğinden sızar. Sigmund Freud, Psikanalize Giriş Dersleri
Sayfa 3 - DomingoKitabı okudu
Dune
"Neden insanları bulmak için sınav yapıyorsunuz?" diye sordu. "Sizi özgürleştirmek için." "Özgürleştirmek mi?" "Bir zamanlar, insanlar düşünme işini makinelere devretmiş,böylece özgürleşmeyi umut etmişlerdi; ama bu, makinelere sahip başka insanların onları köleleştirebilmesine yol açtı sadece."
Sayfa 26 - İthakiKitabı okudu
Nefesini Yitirmek
Apaçık ve hazır olanı reddedip uzaktaki ve belirsiz olanı yeğlemek insan doğasının sapkınlığının bir özelliğidir.
Kağıttan Kentler
Anladığım kadarıyla, herkesin payına bir mucize düşüyor. Mesela muhtemelen bana asla yıldırım çarpmayacak ya da Nobel Ödülü alamayacağım ya da Pasifik adalarındaki küçük bir ulusun diktatörü olmayacağım ya da son evre kulak kanserine yakalanmayacağım ya da biranda delirmeyeceğim. Ama bütün ihtimal dışı şeyleri düşünürseniz, en azından biri muhtemelen her birimizin başına gelecektir. Gökten kurbağa yağdığını görebilirdim. Mars'a ayak basabilirdim. Bir balina tarafından yenebilirdim. İngiltere Kraliçesi'yle evlenebilirdim yada denizde aylarca hayatta kalabilirdim. Ama benim mucizem farklıydı....
Sayfa 11 - PegasusKitabı okudu
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.