Yitirilen Cennet
John Milton
Yorumlar ve İncelemeler
Kutsal kitaplardaki Adem ve Havva’nın cennetten kovulmasını şiirsel bir dille yorumlamıştır yazar. Şeytan bu iki insana güzel bir oyun hazırlayıp, nam akıl fikir küpü rolünü pek güzel oynamıştır. Şeytanın giriş bölümlerinde çok yükselerek sunduğu kibir kitabın sonlarına doğru hep aynı kalmakta, fakat iyilik çıtası sürekli düşmektedir. Adem ve Havva tarafından kaybedilen cennet hikayesi başlarda ağır olarak ilerlesede sonlara doğru akıcı olarak güzel bir tad bırakmıştır.
Not: kitaptaki resimler hikayeye daha iyi bir yaklaşım sunuyor . 
Yitirilen Cennet 
John Milton
17. yüzyıl İngiliz şair #johnmilton tarafından kaleme alınmış epik şiir #paradiselost , “Milton’s Grand Style”tabir edilen üslupla Musevi-Hristiyan anlayışındaki İnsanın Düşüşü anlatısı; düşmüş melek Lucifer yani Şeytan'ın Adem ve Havva'yı saptırması ve Adem ile Havva'nın Aden Bahçesi’nden yani cennetten çıkarılışı konu edilir.
Anlatımında sadece Musevi-Hristiyan öğelerle yetinmemiş, Paganizm ve klasik Yunan atıflarında da bulunmuştur. Şiir, kader, kısmet ve Teslis gibi, birçok teolojik ögeye de değinir.
İlk kez 1667 yılında on kitap halinde basılmış olan eserin, daha sonra 1674 yılında on iki kitaplık ikinci bir basımı yayımlanmıştır ki çağdaş nüshalar da genelde bu ikinci yayını takip ederler.
Milton, I. Kitap'ta kitabın yazılış amacının "Tanrı'nın yollarını insanlara kanıtlamak"ve Tanrı'nın sonsuz öngörüsü ile özgür irade ihtilafının aydınlatılması olduğunu belirtmiştir.
19. yüzyılın başlarında Romantikler epiğin baş kahramanını, Şeytan olarak görmeye başlamışlardır. Eserde Şeytan, yaratıcısına meydan okuyan, hırslı, gururlu bir varlık olarak betimlenir.
Gustave Dore, John Martin, Henry Fuseli, John Baptist Medina çizimleri ile #iambicpentameter vezin biçimini, Milton’un üslubunu bozmadan biçimsel mânâda serbest ve anlaşılır fakat özgün şiirin komplike yapısını da okura hissettiren Yiğit Yavuz çevirisiyle, İthaki Yayınları bir kez daha gönlümüze taht kuruyor. Yitirilen Cennet
Hristiyan Mitolojisi
İlk kez bu kitabını okumuş olmama rağmen Hristiyan aleminin 
Homeros'u ya da 
Hesiodos'u olduğunu kısmen belirtebilirim John Milton için.
Bu kanıyı net olarak kavramak için derin araştırmalar tarih, mitoloji ve antropoloji bilgilerime dayanarak rahatlıkla belirtebilirim ki bu kitap insanları dine yöneltmek için yazılmış , günümüzdeki hidayet romanlarının kaliteli ve edebi versiyonu olduğunu söyleyebilirim.
Kitabın yazıldığı 17. yüzyıl, artık din kavramının abartıldığı kadar da önemli olmadığı bilimin de en az din kadar önemli olduğunun kabul edilmesinin başladığı yüzyıllardan biridir.
Yazarın dindar biri olduğunu kitabın üslubundan anlayabiliriz, kendi bireysel niyetiyle yazmasa da biri tarafından sipariş edildi ve o siparişi kabul edip yazdı.
Roma mitolojisinin etkilerini rahatlıkla görebiliriz, demek ki hala o dönemde paganizmin etkileri yoğun bir şekilde görülüyormuş.
Başta kadın düşmanlığı ve bilim düşmanlığı olmak üzere o zamanın İngiliz kilisesinin savunduğu pek çok düşünceyi okuyucuya aktaran bir eser,
