Yaşamımız boyunca, yaşadıklarımız tüm sorunlarımızı acaba zamansal bir boyutta geçirdiğimiz bir talihsizlik olarak mı nitelendireceğiz. Yoksa içinde bulunduğumuz mekanın yanlış bir zamana denk geldiğini mı düşünmeye başlayacağız. Bunun ötesinde tüm talihsizlikler karşısında hiç bir şey yapmadan kendimizi kaderin kurbanı mı sayacağız acaba…
Araya uzun zaman girdikten sonra insan tekrar bir beklentiye girmeye başlar ve herşeyin tekrar düzeleceğine inanır. Ama değişen hiç bir şey olmaz. Çünkü insanın canı acır, özlemeye başlar... Duygular insanı beklentiye sürükler. Buna umut diyoruz işte...
Zamanın talihsizliği mi yoksa bizim beceriksizliğimiz mi pek bilinmez ama her şeyden önce kuşku duyduğumuz tüm durumlara karşı iyice bir önlem almamız gerekiyor kanısındayım. Kuşkulardan uzak adımlarla ilerlemeyi başarırsak belki o zaman hayallerimize çeki düzen verebiliriz.