Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İrfan Yusuf İlter

İrfan Yusuf İlter
@irfanyusufilter
Torbacı, Ben Kimim?, Hain Ceza; Zamane Aşkları, Benim İçin Ölür Müsün? ve Hepimizin bir HİKÂYESİ VAR kitaplarının yazanıyım..
411 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Yazarının daha öğrenci olduğu bir eser #çepeçevre, yazar Başak ile kitabın basım sürecinde tanıştım ve iyi ki tanıştım. Bu kadar genç bir yazarın 400 küsür sayfalık bir kitabının çıkmış olmasına mı sevineyim, muhteşem kapak tasarımına mı sevineyim, yoksa bir teşekkür metninde paylaştığı binlerce duyguyu barındıran heyecanına mı sevineyim
Çepeçevre
ÇepeçevreBaşak Dora · Gece Kitaplığı · 20241 okunma
Reklam
304 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı okudum, hatta Netflix dizisini de izledim. Sıcak Kafa kitabının dizi çekimlerine başlandığını duyduğumda yaptığım gibi... Afşin Kum'un iki kitabı da bana çok güzel geldi, ikisinde de etkilenmemek için önce kitabı okudum, sonra diziyi seyrettim. Düşünce yapısı ve hayal gücü çok güzel bir yazar; covid ve tedbirlerini yaşamadığımız
Kübra
KübraAfşin Kum · April Yayıncılık · 2020688 okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
En sevdiğim konu, zaman yolculuğu... Bu yüzden bu kitabı okudum, yetmedi storytel'den (Barış Özcan'ın sesiyle) dinledim. Yetmedi filmini izledim. (Wells'in Zaman Makinesi kitabından uyarlanan iki film olduğunu öğrendim; 1960 yılında George Pal tarafından yönetilen “The Time Machine” ve günümüze daha yakın olan, 2002 yılında Simon
Zaman Makinesi
Zaman MakinesiH. G. Wells · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201928,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
272 syf.
3/10 puan verdi
·
17 saatte okudu
Bu kainatta bir çekim yasası olduğuna inandım ve dilinizde ne olursa hayatınıza aldığınıza da... Yazarın muhteşem kitabı GECE YARISI KÜTÜPHANESİni okuduğumda; insanların neden eleştirdiğini anlamadığımı söylerken "bu mesajı sıkıcı bir kişisel gelişim edasında vermiyor" demiştim. İşte o sıkıcı kitap bu kitap. Birde tost, pizza ve makarna gibi başlıklar ve altında yazanları görünce; Şeyma Subaşı'nın kitabının gereğinden fazla eşeştirilmiş olabileceğini düşünmeye başladım. (Şeyma Hanım' ın kitabını okumadım ama ünlü bir yazar Pizza ile benzetme yapıyorsa, Şeyma Hanım'da yapabilir.) Belki de okumaya kişisel gelişim ile başlayıp, yıllarca sadece kişisel gelişim hakkında kitaplar okumamda ve de yaşımın ilerlemesinden sonra bunlara doymamdan ötürü; bana hitap etmeyen bir kitap olmuş olabilir. Tabi yazarın bir önceki okuduğum kitabı da beklentimi arttırmış olabilir. Ama üzülerek söylüyorum ki; ben beğenmedim ve yarıda bırakmamak için çoook zorlanarakd evam ettim.
Rahatlama Kitabı
Rahatlama KitabıMatt Haig · Domingo Yayınevi · 20222,336 okunma
282 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
"Zamanın hiç akmadığı bir kütüphane, sonsuz sayıda kitap... Kitapların her birinde (okurun) farklı bir hayatı. Farklı kararlar verseydi, yaşayacağı diğer hayatlar..." Kitabın arka kapağında yazan buydu ve çok dikkat çekiciydi. Düşünsenize ya böyle bir şansımız olsaydı... Geçmişteki hatalarımızdan ders mi alırdık, yanlış seçimlerle
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155,1bin okunma
Reklam
159 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 saatte okudu
Japon kültürünü merak sevdiğim için, kapak tasarımından dolayı aldığım kitap. Yine sade ve yalın anlatımıyla Japon edebiyatı... Küçük bir karakterin ağzından dinliyoruz hikayeyi, yazdığı günlükleri okuyor ya da yazdığı günlükleri okuyormuşcasına bir hisle. Ama bu olayların içinde olabildiğimiz gerçeğini etkilemiyor. Hayattan tad alamayan bir çocuk bizim ufaklık, bu yüzden iletişim kurmak yemek yemek gibi aktiviteleri mecburiyetten yapıyor. Ama dışarıdan belli etmiyor bu ruh halini, yaramazlık ve komiklik maskesi altına sığınıp; yaşamını bu şekilde devam ettiriyor. Her olayı, her konuyu sorguladığından mutlu olamaz ve hatta mutlu olma hakkını görmez kendinde. Bu yğzden de belli bir zaman sonra içki ve uyuşturucuya başlar. (Tamamen bizim zamanın depresif insanları, asosyal insanları gibi...) Gerçi bu kısıma kadar bende güzel etki bırakmıştı, bana sorun gelen davranış; bir dönem etrafındakileri mutlu etmek için, kendini değiştirmeye çalışmasıyla başladı. (Yapma be evladım, şahsına münhasır karalterin vardı, ne diye bozuyorsun kendini.) Kitabın en güzel yanı, kişinin en yakınlarındakini bile tanımıyor olmasını bize acıta acıta hissettirmesiydi. Daha da güzeli kişinin kendini bile tanıyamadığı durumlar olduğunu verirken; bana "ulan ya bende kendimi tanımıyorsam ve bunu fark etmediysem" dedirtmesiydi... Küçücük, incecik bir kitabın içine sıkışmış (ve adeta o sıkışıklıktan patlayarak çıkmaya çalışan) büyük ve acı duyguları yaşamak istemiyorsanız; bu kitaptan uzak durun. Kitap adının aksine, okuyana insanlığını sorgulatan ve hatırlatan bir eser olmuş...
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · Tokyo Manga · 202333,7bin okunma
136 syf.
5/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
"Belki de kiraz çiçeklerinin en büyük cazibesi, kendilerine has güzellikleri değil, çabuk bozulabilmeleridir." Diye başlayan bir arka kapak yazısı... Devamında Japon edebiyatının estetik özelliklerini dört maddede sayıyor; ima, düzensizlik, basitlik ve bozulabilirlik. Bozulabilirlik burada çok önemli, çünkü değerli olan kiraz çiçeği çok hassas ve çok kısa bir süre güzelliklerini koruyor. Bu yüzden olsa gerek; tomurcuklandığı anda büyülenmeye ve kutlama başlanılıyor. Belki de o (kısacık) mükemmel anı, sadece yaşarayarak ya da izleyerek geçirmek istedikleri içindir. (Bu arada dip not: Çeviriyi bir hemşehrimin yapması beni daha ilk anda mutlu etti.) Kitap Japon Edebiyatını geliştiren ve etkileyen, Japon Kültüründen bahsediyor. Düzensizlik-asimretri; kültür olarak sevdiğim, okurken tekrar tekrar şaşırdığım bir bölümdü. Kusursuzluğun yapmacık olduğuna inana bir asya toplumu beni kendine hayran bırakıyor. Bozulabilirlik; diğer hayran olduğum konu oldu, kalıcı olmasına değil, güzel olmasına uğraşılması ve zamanın izlerini taşımasını istemeleri de beni çok etkiledi. Devamında şiir (pek dikkatimi çekmeyen bir konudur) ve kurgu (amatör bir yazar olarak çok sevdiğim Bir konudur) devam eden kitapta, kurgu bölümünü heyecan ve merakla okudum. Yaklaşık 120 sayfalık, bir çırpıda okunabilecek, Japon kültürü gibi sade ve akıcı bir eserdi.
Japon Edebiyatının Zevki
Japon Edebiyatının ZevkiDonald Keene · VakıfBank Kültür Yayınları · 202311 okunma
600 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitabın bölümler arasında geçişi kafa karıştırıyor. Bir ayrım, bir işaret olmadan; farklı ortamdaki, farklı olayları anlatmaya başlaması kafamı çok karıştırdı... Hikâye "Bir yıl öncesinden" anlatmaya başlıyor. Josie liseli bir kız, popüler ve ilgi çekici olmak için olmadığı biri gibi davranıyor ve bu sahtekarlığı anlaşıldığında herkesin
19 Dakika
19 DakikaJodi Picoult · April Yayıncılık · 2021227 okunma
297 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Hikâye bir dövmecide başlıyor. İki genç kız, iki ayrı dövmeci, iki ayrı dövme... Aslan'ın amcası Yiğit... Aslan 9 yaşında ve aşık, aşık olduğu kızı etkilemek için devamlı amcasına mesaj atıyor. Ama aşık olduğu kız 30 yaşında (tabiki amca bunu kızla karşılaşınca, belli bir süre sonra anlıyor) ve Yiğit görünce... Heyecanlanıyor. O kıza, İnci'ye aşık oluyor. Ne desem bilemiyorum. Sabah saat 08.00'de okumaya başladım, amca yiğen mesajlaşması beni çok sıktı. Çünkü 9 yaşında bir kızı etkilemek için büyük büyük istekler konuşuluyordu... Aslında esas kızımız büyükmüş. (= Hikâyenin sonrası çorap söküğü gibi akmaya başladı, başta Aslan yiğene ve devamında Yiğit Amca'ya sevgimiz arttı. Hemde çok kısa bir zamanda. İlk 30 sayfadan sonra kendimi hikayenin içinde bulup, ilk 70 sayfadan sonra da merakla okumaya devam ettim. Birde bu yetmezmiş gibi; hikaye amerikan filmlerindeki gibi bir aksiyonla devam etti. Bu akisyon yer yer gerdi, yer yer üzdü beni. Hatta gereksiz fazla üzdü, nasıl oldu da hikayenin bu kadar içine girdim diye merak ettim. Sonu üç yılın ardından, güzel bitti. Saatler içinde kitabı bitirdim ama bu süreçte işe gitmeyi unuttum (=. Gerek yayın evinden ötürü, gerek son zamanlarda okuduğum yerli yazarlardan ötürü önyargı ile; istemeye istemeye başladığım hikayeyi çok sevdim. Şimdi de istemeye istemeye kitabı kapatıyorum. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
Meleğin Kanatları
Meleğin KanatlarıYonca K. Tandoğan · İkinci Adam Yayınları · 20177 okunma
24 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Emrah Serbes okumayacağım artık demiştim kendi kendime, o kaza da yalan söyledi diye... Tv açıklamalarına ters düşen bir hareketti çünkü. Ama yaptığı ile yazdığı arasındaki ayrımı yapabilmem gerekiyordu. Sonra "Üst Kattaki Terörist" kitabını gördüm arkadaşımda, Cem Karaca'nın Tamirci Çırağı şarkısında anlatılan kitabı aklıma getirdi. (= Ciltli, kalın kağıtlı, kaliteli duran o incecik kitap. Muhtemelen benim yazmaya çalıştığım öyküler gibi bir öykü vardı içinde. Yazarın kısa öykülerini zaten çok seviyordum, birde üstüne "Bana ders niteliğinde olabilir" düşğncesiyle okumaya başladım. Yarım saat ya sürdü ya sürmedi. "Verilen paraya yazık" diyip geçmek isterdim ama bence güzeldi, hemde çok güzel. Oldum olası içimdeki çocuğu susturamıyorum ve oldum olası bir çocuğun kaleminden çıkmış gibi anlatılan hikayeleri çok seviyorum. (Selçuk Aydemir kitabları gibi...) Abisi şehit edilen Nurettin'in, üst katlarına taşınan öğrenciyi terörist olarak düşünmesi ve abisinin intikamını almak istemesiyle; çevresinde duyduğu söylemlerin etkisi ile önyargılı ve tavırlı bir biçimde Semih ile ilişkisi başlıyor. Sonrasında da bu ortamı ve Semihlerin arkadaş grubunu seviyor. Kısacık hikayeye bir ayrılık sığdırmasaydınız iyi olurdu. Abisinden ayrılan Nurettin bir de Semih ile ayrılmak zorunda kaldı. Kitap çok güzeldi, umarım fiyatıda uygundur. Kitap fiyatları bence daha makul rakamlara çekilmeli ki, okuma alışkanlığımız artsın.
Üst Kattaki Terörist
Üst Kattaki TeröristEmrah Serbes · İletişim Yayıncılık · 2016838 okunma
Reklam
448 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın 1911 tarihli romanıdır. Romanın ana karakteri Meftun Bey yıllarca okumak için gittiği Fransa’nın Paris şehrinde kalır, ancak buraya gelmesinin asıl sebebini unutur ve eğitimden kaçar. Meftun Bey, Fransa’ya döndüğünde babasından kalan evde Avrupalı ​​bir hayat sürmenin hayalini kurar. Romanın kahramanlarından Kasım Efendi,
Şıpsevdi
ŞıpsevdiHüseyin Rahmi Gürpınar · Özgür Yayınları · 20142,106 okunma
632 syf.
3/10 puan verdi
·
39 günde okudu
"En iyi yeni yazar 2017", "En iyi ilk roman" ve "En iyi roman finalisti" ödülleri almış bir Bilimkurgu romanı olduğu söyleniyor... İlk iki bölüm bana çok karışık ve sıkıcı geldi, hayatımda o kadar az sayfayı ilk defa bu kadar uzun bir sürede okumuşumdur ama yazar başta "beni tanıman ve anlaman için, bana 40 -
Kaybolan Şimşek Gibi
Kaybolan Şimşek GibiAda Palmer · Eksik Parça Yayınları · 20207 okunma
350 syf.
5/10 puan verdi
Kitabımız "Dilin tanımı ve alt kolları" başlığıyla başlayıp, dilin önemini ve tanımını yapıyor. Ardından "Kaynak ve Yapı bakımından Dünya dilleri" başlığıyla niraz sillerden söz ettikten sonra, Türk dillerini anlatmaya başlıyor. Orhun Türkçesinden Uygur Türkçesine, Harezm Türkçesinden Kıpçak Türkçesine kadar bir çok anlatım ve tarihi (bana göre sıkıcı gelen) bilgiler veriyor. Kitabımız kırklı sayfaların sonlarına doğru Türkiye Türkçesi ve Türklerin kullandığı alfabelerle devam ediyor. Elli beşinci Sayfaya geldiğimizde bizi "Yazım kuralları" bölümü karşılıyor. İlk öğretimde öğretilen noktalama işaretlerinden, "ki" yazımına kafar bir çok konuya değiniliyor. Devamında bulunan "Anlatım bozuklulukları" konusun diğer konulara nazaran daha okunabilir bir hal almaya başlıyor. (ki ben Anlatım bozuklukları konusunu okumadan önce bir saatlik bir ara vermiştim, çünkü çok sıkılmıştım. Bem eğitim sistemimizden kaynaklı olsa da; yazım kurallarını kişilerin kitap okuyarak yavaş yavaş bilinçaltında öğrenebileceğini düşünüyorum, malum bu eğitimi okullarda almamıza rağmen halen hata yapıyorsak anlatılarak öğrenmenin zor ve sıkıcı olduğu için öğretemediği düşüncesindeyim.) Doksan ikinci sayfada tam bir hızlanıyor gibi olsa da, hızlanmadı. Ömrümden ömür gitti okurken. Maalesef okurken çok zorlandım, edebi dili daha ağır daha yerinde olabilir belki ama kolay öğretebilir bir kılavuz değil maalesef. (öncesinde okuduğum ve çok beğendiğim bir çok kitaptan sonra pek sevemedim.)
Yazma Sanatı
Yazma SanatıErtuğrul Yaman · Akçağ Yayınları · 20138 okunma
432 syf.
5/10 puan verdi
Reiki; Japonya'da ortaya çıkan, enerji aktarımı ile ruhsal şifa vermeye dayalı olan bir tekniktir. Kitabımız 320 sayfa, doku dolu 290 sayfanın ardından; dipnotlar, açıklamalar ve benzer eserlerin tanıtımının takip ettiği sayfalar bulunmakta. Doğu Dünyasından Reiki ile başlayıp Batı Dünyasında Reiki'yi anlatırken; batı sayesinde geliştiğini, yayıldığını ve farklı bakış açılarının oluştuğunu anlatıyor. Bu arada Reiki'nin geleneğini, türlerini, reiki enerjisinin temellerini. Reiki karakterinin anlamını, analizini ve bunların ardından da önce eğitimini ve ardından uygulanmasını anlatıyor. Konu başlarda yavaş ve yorucu (Reikinin tarihini okumak beni yordu) olsada, konu ilerledikçe akıcılık (bir tık) artıyor. Asya kültürlerini seven biri olarak; okunabilir bir kitap diye adlandırabileceğim ama asla mutlaka okuyun diyemeyeceğim bir kitap.
Tüm Yönleriyle Reiki
Tüm Yönleriyle ReikiWalter Lübeck · Efe Meta Yayınları · 20039 okunma
200 syf.
4/10 puan verdi
Kitapla ilgili pek bir şey söylemek istemiyorum, çünkü maalesef bana hitap etmedi. Bir yazarlık sınıfı oluşum aşamasında; öğretmenin öğrencilerle yaptığı çalışmaları bir hikaye gibi anlatıp, yazılanları bize veren bir eser. Maalesef diğer okuduğum eserler gibi bana pek hitap etmedi.
Yazarlık Sınıfı
Yazarlık SınıfıFeyza Hepçilingirler · Kırmızı Kedi · 201849 okunma
458 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.