Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Cehalet, bir hastalıktır.”
144 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Rüveyda
Şiir, şiir tadında okunmalı,
Nurullah Genç
Nurullah Genç
bu kitabında yer alan şiirleri, insanı alıp götürüyor gönül yurduna. Her bir sayfada yer alan bir birinden güzel şiirler. Şiirlerin içine öylesine giriyorsunuz ki, orada dizelerde anlatılanları adeta yaşıyorsunuz. Gönül diyarımıza uğrayan depremleri, gönül yolunda ki, fırtınaları da anlatıyor. Yürekteki sevda korunu da, ayrılığın acısınıda, Yavuklunun gözlerinden süzülüp gelen o yıldırım misali çakıp, sineyi delen şimşekleri de. Hüzünde var şiirlerde, efkârda, sevda da umutta. Umutların gerçeğe dönüştüğü, bol şiirli nice yarınlara...
Rüveyda
RüveydaNurullah Genç · Timaş Yayınları · 20204,144 okunma
Reklam
İslâm orduları Ömer b. Abdülaziz'in halifeliği döneminde Pirene dağlarını aşarak Fransa'ya ulaştı. Narbonne şehri fethedildi ve bölgede güçlü askerî istihkamlar kuruldu.
Bitmiyorsa sıkıntıların, karşına çıkan aynı tür dersler bitmiyorsa oğrenmemişsin demektir... Tabii tutulduğun sınavlara doğru cevapları vermemişsin demektir.. Öğretmeninle aranda iletişim sorunu var demektir... Allah'la anlamını bilmeden ezberlenmiş değil, kalbinle tamamen hakiki bir diyalog kurmanın anı, sadece ondan istemeye başlamanın anı ...
Müslümanlar olarak ister ihmal edelim, ister ciddiye alalım, Kudüs her zaman "temel meselemiz" olarak kalacak. Tarihin de coğrafyanın da kilidi Kudüs'tür. Bundan kaçış olmadığı gibi, konunun ihmale gelir tarafı da yoktur.
Sayfa 107 - Aşina kitapKitabı okudu
İslam Sağlam
Ben tuhaf bir adamım Lele. Üşüdüğün vakit rüzgara kızarım, ağladığın vakit hayata. Hastalandığın vakit boşluğa kızarım, iyileştiğin vakit hastalığa. En çok da kendime kızarım Lele, belki de bu bu yüzden tuhaf bir adamım. İyiler hep hasta, iyiler yorgun, iyiler mutsuz. Gamsızlar sağlam, arsızlar sefada ama ruhsuz. Hep kötülerin gemisi yürür bu
Reklam
İnsan, sevgi ve rahmeti elde etmek amacıyla gayret gösterir; bir eş ile hayatın zorluklarını aşmayı ve güzelliklerini paylaşmayı ister; evlenme çabası içerisine girer. Kimi zaman güzel, kimi zaman kariyer sahibi, kimi zaman şöhretli, kimi zaman dindar ve ahlâklı eşler aranır. Elbette bütün bunlar önemlidir, önemsenmelidir. Her insanın kendine göre beğenileri, tercihleri, idealleri vardır ve hayatının belli dönemlerinde bunlara uygun kararlar alır. Ancak insan hayatında en önemli kararlardan biri olan eş seçiminde aranması gereken en önemli husus dindarlık ve ahlâkî erdemlere bağlılık olmalıdır. Çünkü bu ölçüye uygun olarak yapılan bir evlilik, sadece dünyada huzur ve mutluluğa değil, âhiret hayatında da ebedî saadete ulaştıracaktır. Nitekim Kur"an"da cennete giren bahtiyar kimseler anlatılırken şöyle buyrulmaktadır: “Onlar ve eşleri gölgeliklerde tahtlara kurulurlar.” (Yâsîn, 36/56)
O Hidâyet Güneşine nurlu bir hilâl olan Hak dostu Hoca Ahmed-i Yesevî Hazretleri; Fahr-i Kâinât Efendimiz 63 yaşında ebediyete irtihâl ettikleri için, bu yaştan sonraki ömründe, yeryüzünde dolaşmaya vedâ etmiş, vefât edinceye kadar on yıl boyunca, mezar gibi bir yerde irşad hayatına devam etmiştir.
Bakkal'dan salam alıyoruz, domuz eti var.
Evet, bu ifadeler aynı isimli firmanın çiftliğinde çalışa kahyanın sözleri... Bu sözlerin arkasından daha da ilginç şu ifadeler de ona ait: "Ne yazık ki herkes yiyor, biz de yiyoruz. Bakkal'dan salam alıyoruz, domuz eti var. Zaten kesince domuz etinden olup olmadığı belli olur."
Ali b. Ebû Tâlib"den nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) ona şöyle buyurmuştur: “Ey Ali! Üç şeyi geciktirme: Vakti geldiğinde namazı (kılmayı), hazır olduğunda cenazeyi (defnetmeyi), dengini bulduğun zaman eşi olmayan kadını (evlendirmeyi).” (T171 Tirmizî, Salât, 13; T1075 Tirmizî, Cenâiz, 73)
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.