Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Jean Genet'den Seçme Yazılar ve Söyleşiler

Açık Düşman

Jean Genet

Açık Düşman Gönderileri

Açık Düşman kitaplarını, Açık Düşman sözleri ve alıntılarını, Açık Düşman yazarlarını, Açık Düşman yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
B.P.-D. Sizde bir kötülük zevki mi var? Bir bedbahtlığı tasvir ettiğinizde böyle gülümsüyorsunuz yalnızca... G.- Kimin bedbahtlığı? Beni gülümseten sefillerin bedbahtlığı değil herhalde, galiplerin bedbahtlığı.
Sayfa 201Kitabı okudu
Sanıyorum ki, buna delil gösteremem ama sanıyorum ki, kitaplardan, tablolardan veya başka şeylerden kaynaklanan eğitimin, alınan eğitimin karşıtı olan, başka türlü adlandıramadığım kişisel bir etken vardır. Bunun sınırlarını belirleyemem ama, her insan her şeyden beslenir. Bir kitabı okumakla, bir tabloya bakmakla ya da bir müzikle değişime uğramaz insan; zamanla değişime uğrar ve bütün bunları kendine uyan bir şey haline getirir.
Sayfa 198Kitabı okudu
Reklam
G.- Ah! Bunu öyle kesin, öyle sarsılmaz bir şekilde söylüyorum ki acaba gerçekten öfkesiz ve dramsız mıyım diye soruyorum kendi kendime. Burada bir noktaya dokundunuz. Sanırım size karşı gene öfkeyle öleceğim. B.P.-D. Ve kinle mi? G.- Hayır, umarım öyle olmaz, bunu hak etmiyorsunuz. B.P.-D.- Kininizi kim hak ediyor? G.- Derinden sevdiğim ve beni duygulandıran birkaç kişi.
Sayfa 196Kitabı okudu
Ölüm... Yani, yaşamdan yaşamsızlığa geçiş bana pek az hüzünlü geliyor, kullanılan kelimeler değiştirildiğinde insanın kendisi için pek az tehlikeli görünüyor: Yaşamdan ölüme geçiş yerine yaşamdan yaşamsızlığa geçiş, bir anlamda neredeyse avutucu bir şey, değil mi?
Sayfa 196Kitabı okudu
Rimbaud'nun "sessizliği" seçtiğini söylemiştiniz. Siz de mi öyle yaptınız? G.- Rimbaud'nun sessizliği neden seçtiğini bilmiyorum. Susmak zorunda olduğunu anlamıştı dedim. Bana öyle geliyor ki ben, bütün kitaplarım hapishanede yazıldığına göre, onları hapishaneden çıkmak için yazdım. Hapishaneden çıkınca, yazmanın varlık nedeni ortadan kalkmıştı. Kitaplarım beni kodesten çıkarttılar, ama sonra ne diyecektim ki?
Sayfa 193Kitabı okudu
Zengin ülkelerin ekonomik veya siyasi lükslerinin faturasının hep Üçüncü Dünya'ya çıkarıldığını mı düşünüyorsunuz? G.- Şimdilik, tek gördüğüm bu.
Sayfa 190Kitabı okudu
Reklam
Yazmak, verilen sözün alanından kovulduğunuzda size kalan şeydir belki de.
Sayfa 187Kitabı okudu
Yazmak, ihanet ettiğimizde elimizde kalan son çaredir.
Sayfa 187Kitabı okudu
Mettray Çocuk Cezaevi tarlalarıyla, korularıyla, mezarlığı, tarihi ve efsanesiyle öyle zengin, öyle benzersiz, kendi başına bir varlıktı ki... Size kendimden bahsetmeye cesaretim pek yok ama, oraya kapatıldığım zaman korular, sedir ağaçları, parklar, ırmaklar, tarlalar, çayırlar, gölcükler, mezarlık, her şey benimdi. Fotoğrafını çekebildiğiniz, kendi gözlerinizle görebildiğiniz o cehennemde, tuhaftır ki, ben mutluydum.
Sayfa 187Kitabı okudu
Öyleyse ne yapmak istiyorsunuz, ya da namuslu insanlar veya hükümettekiler küçük suçluları topluma "kazandırmak" -hep bu kelimeyi kullanırlar- istediklerinde ne yapmak istiyorlar? Onları hadım etmek istiyorlar. Nelerini hadım etmek, hangi şiiri? İçlerinde olan bir şiiri.
Sayfa 186Kitabı okudu
Reklam
Sonuç çok güzel değil muhakkak ama beni ben yapan -ve şu anda sizin karşınızda da- her şey, her şey henüz tezgâhta, tezgâhın üstünde.
Sayfa 182Kitabı okudu
En adı sanı bilinmeyen insan aynı zamana sahiptir, ya da daha az zamana, ya da daha geniş zamana, fark etmez, ama bu zaman kutsaldır. Ona sadece dokunmamakla kalmamalıyım -başkaları ona dokunabilir, yani beni ortadan kaldırabilir, öldürebilirler, ama ben değil- aynı zamanda bu zaman süresince, şimdi... yetmiş yıl boyunca, bu zamanı işlemem gerekti. Onu, bir anlamda, nadasa bırakmamam gerekiyordu. Onu neredeyse ateşin üzerinde ve neredeyse gece gündüz işlemek gerekiyordu.
Sayfa 182Kitabı okudu
Rimbaud'nun bacağını keseceklerini söylemek istediğine ve söylediğine inanıyorum. Sessizliğini kendisinin istediğine inanıyorum. Şairler alanında kalırsak, Racine'in sessizliğini kendisinin istediğine inanıyorum, Shakespeare'in, sonuçta bilinmez kalmayı, adsızlığı istediğine inanıyorum, Homeros'un da öyle. Öyleyse her insanda etkili olan ve her insanın şu ya da bu anda ortaya çıkarabildiği, belki de saklandığı yerden dışarı uğratabildiği şey nedir? Bilmiyorum. Belki de hiçbir şeydir.
Sayfa 181Kitabı okudu
"Yarılsın artık bu tekne, alsın beni deniz!" Şaşırtıcı olan, "Yarılsın artık bu tekne"dir, bunu söyleyen gemidir, Sarhoş Gemi, ve argoda "tekne" bacak demektir. On yedi yaşındayken, Rimbaud: "Yarılsın artık bu tekne!" diyor, yani "Yarılsın artık bu bacak!" Ve otuz yedi yaşındayken, deniz kıyısında, Marsilya' da, bacağını kesiyorlar.
Sayfa 181Kitabı okudu
Çocukken, katolik bir çocukluk yaşadım tabii ki, ama tanrı, yani Tanrı, bir imgeydi daha çok, haçın üzerine çivilenmiş adamdı, genç kız, neydi adı? Meryem, bir güvercinden hamile kalan genç kızdı. Bütün bunlar bana pek ciddi görünmüyordu. Tanrı pek ciddi biri değildi, yani, bir ile on beş yaş arasındaki çocuk yaşantımda önem taşımıyordu.
Sayfa 179Kitabı okudu
385 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.