Aganta Burina Burinata Sözleri ve Alıntıları
Aganta Burina Burinata sözleri ve alıntılarını, Aganta Burina Burinata kitap alıntılarını, Aganta Burina Burinata en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
''...sevginin ne güçlü şey olduğunu sevmekle anlamıştım.''
Her zaman bulunduğumuz yerde değil başka yerde pek mutlu olacağımızı sanıyorduk. Gelgelelim, o başka yer neresi, onu bilmiyorduk.
Sayfa 124 - Bilgi Yayınevi
Nitekim deniz de bağrına atılan taşı unutur ama o taş yine oradadır ve oradan bir daha çıkmaz.
Sayfa 159
"İyi insanlar kırıldıkları zaman sevmeyi bırakmazlar, göstermeyi bırakırlar."
"Zaten yorgunuz, bizi üzüp durmayın."
“İnsan bir mevsimde bir ağacın muayyen bir dalında bir yemiş buluyor. Yiyor ve hoşuna gidiyor. Bir-iki mevsim sonra yine aynı dalda aynı yemişi arıyor, ya yemiş o dalda bulunmuyor ya da bulunursa hoşa gitmiyor. Belki de yemişi arayan değişmiş bulunuyor.”
Bu yaşamak değil, uzun ölüm.
Doğum , hastalık, ölüm Allah'ın emri. Anladık! Fakat ne bileyim, özlediğin bir işte çalışmadan, içine doğduğun şu dünyanın ötesini berisini hiç görmeden, taş üstüne bir taş koymadan,bir ağaçcağız olsun dikmeden,bir günceğiz olsun şunun bunun eteğini öpmeden yaşayamamak ve böylece dünyadan defolup gitmek de Allah'ın emri değil a!..
Bir kadını belki de en iyi toprak anlatır.
Toprak kadına benzer, bağrına attığın tohumu sana çiçek ve yemiş diye yetiştirir.
Sayfa 14
"Bu yaşamak değil, uzun ölüm."
Sayfa 25Kitabı okudu
“En güzel bir masal bile iki kere dinlenmez, bin kere tekrarlanan kuru lafa ne diyelim?..."
Sayfa 172Kitabı okudu
İnsanların içinde vicdan denilen bir şey varmış, arada bir sancırmış. Diş, dalak ağrısından betermiş.
"Bu yaşamak değil, uzun ölüm.."
Yaşam
Doğum, hastalık, ölüm Allah'ın emri. Anladık! Fakat ne bileyim, özlediğin bir işte çalışmadan, içine doğduğun şu dünyanın ötesini berisini hiç görmeden, taş üstüne bir taş koymadan, bir ağaçcağız olsun dikmeden, bir günceğiz olsun şunun bunun eteğini öpmeden yaşayamamak ve böylece dünyadan defolup gitmek de
Allah'ın emri değil a!." diye bağırdı ve elindeki çekici tezgâha öyle bir vurdu ki, tezgâhın -Halil Usta’nın tabiriyle- alabandasını, yani kenarını parçaladı.
Sayfa 57 - Bilgi Yayınevi