Atatürk'ün Akıllı Projeleri

Akl-ı Kemal 4.Cilt

Sinan Meydan

En Eski Akl-ı Kemal 4.Cilt Sözleri ve Alıntıları

En Eski Akl-ı Kemal 4.Cilt sözleri ve alıntılarını, en eski Akl-ı Kemal 4.Cilt kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Atatürk'ün ileri görüşlülüğünün en çarpıcı örneklerinden biri hiç kuşkusuz havacılık ve uzay konusundaki şaşırtıcı öngörüsünde karşımıza çıkar. Atatürk 1920'lerde ve 1930'larda birçok kişinin henğz farkında bile olmadığı havacılık ve uzay konusunda gelecekte varılacak noktayı çok önceden sezerek Türk ulusunu bu konuda çalışmaya teşvik etmiştir. Türk Tayyare Cemiyeti'nin 15 Mayıs 1925'teki açılış töreninde, "İstikbal göklerdedir. Göklerini koruyamayan uluslar, yarınlarından asla emin olamazlar... Her işte olduğu gibi havacılıkta daen yüksek seviyede gökte seni bekleyen yerini az zamanda dolduracaksın. Ey TÜrk genci kısa zamanda gökte seni bekleyen yerini alacaksın," diyerek havacılığın önemine dikkat çekip Türk gençlerini havacılığa teşvik etmiştir.
1936 yılında Eskişehir Uçak Alayı'nı ziyaretinde de, "Geleceğin en etkili silahı da, aracı da hiç kuşkunuz olmasın uçaktır. Bir gün insanoğlu uçaksız da göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek, belki de aydan bize haber yollayacaktır. Bu mucizenin gerçekleşmesi için 2000 yılını beklemeye gerek kalmayacaktır. Gelişen teknoloji daha şimdiden bunu müjdeliyor. Bize düşen görev ise, Batı'dan bu konuda fazla geri kalmamayı temindir," diyerek büyük bir bilimsel ve teknik öngörüde bulunmuştur. Atatürk 1930'larda, gelecekte insanoğunun Ay'a ayak basacağından emindir. "Kanatlı bir gençlik memleketin geleceği bakımından en büyük güvencedir. Bir gün Batılı ayaklar Ay'da ayaklarının izlerini bırakacaklarsa, bunların arasında bir Türk'ünde bulunması için şimdiden çalışmalara girişmek, aşamalar kaydetmek gerekir." diyerek günümüzden 90 yıl önce gelecekte bir gün Batılıların Ay'a ayak basacaklarını öngörerek, bunların arasında bir de Türklerin olmasını istemiş ve bunun için de gereken çalışmaları başlatmıştır.
Reklam
Atatürk'ün sadece bir "Uçak Sanayi Projesi" değil aynı zamanda "Uzay Sanayi Projesi" de vardır. Hiç dile getirilmemesine rağmen Atatürk'ün Türk ulusuna hedef gösterdiği "muasır/çağdaş medeniyet" kavratmı içinde "Türklerin aya ayak basması" bile vardır.
Peki ama Atatürk, daha 2000 yılına gelmeden insanlığın Ay'a ayak basacağını nasıl ve nereden öğrenmiştir? Bu konuda Batıda yapılan çalışmaları mı takip etmiştir? Dahası 1920'lerin 1930'ların Türkiyesi'nde bu konularda yazıp çizen, bu konulardan söz eden gazeteler, dergiler, kitaplar, yazarlar, çizerler var mıdır?
Atatürk'ün "İnsanoğlu 2000 yılından önce Ay'a ayak basacak" öngörüsünün temelinde yine Atatürk'ün çok okuması vardır. 5000'den fazla kitap okuyan Atatürk, insanoğlunun en eski düşlerinden birinin uçmak olduğunun, dünyada tarihin çok eski dönemlerinden beri bu konuda önemli adımlar atıldığının ve özellikle 20.yüzyılın başından itibaren Batıda havacılık sanayinin çok geliştiğinin ve bu gelişimin artık uzay sanayine evrildiğinin farkındadır.
Okuduğu tarih kitaplarından, binlerce yıl önce ilk Müslüman Türk bilim adamlarının havacılık ve uzay konusunda çalışmalar yaptıklarını; Osmanlı döneminde Hazarfen Ahmet Çelebi'nin yapay kanatlarla uçmayı denediğini, Lagardi Hasan Çelebi'nin roket yaptığını öğrenmiştir.
Reklam
1930'larda okuduğu H.Churchward'ın "Mu'nun Kayıp Sembollleri" adlı kştabında Hindistan'da antik dönemlerde "uçan cisimlerin" anlatıldığı bölümle özel olarak ilgilenmiştir. Kitapda geçen "Hint Manüskrisi, tarihi MÖ 500 Geylon Kralı Ravan, düşman ordusu üzerine uçarak birçok hasara sebep olan bombalar yağdırdı. Neticede Ravan esir edilerek öldürüldü ve uçan makinesi Hint reisi Ram Chandra'nın eline geçti. Reis bu uçakla şimali Hİndistan'da bulunan payitahta uçarak avdet etti." biçimindeki paragrafta yer alan "uçarak birçok hasara sebep olan bombalar" ve "uçan makinesi" gibi cümlelerin altını çizmiştir. Gene bu kitapda geçen "10000 ile 20000 sene evvelki Hint Hava Gemileri en ayırıntılı malumat bunlardan ibarettir. Bunlardan başka elime bir vesika daha geçti ki, bu da bşr resim ile hava gemilerinin inşa tarzını, makinelerini, kuvvetini, vesairesini tarif eden bir talimatnameden ibarettir. Kuvvet, havadan, massrafsız basit bir usulle temin edilmektedir. Makine, hali hazırdaki türbine benzemektedir." ifadeleriyle de özel olarak ilgilenmiştir.
İNCELEMEEEEEE! “Alimin uykusu cahilin ibadetinden hayırlıdır.” “Bilginler peygamberin mirasçılarıdırlar.” “İlim Çin’de bile olsa gidip alınız.” Atatürk’ümüzün unutturulmuş projelerinden birisidir “Dinde öze dönüş” projesi. İşgal edilmiş, yıkılmak üzere, kula kulluk eden bir ümmet imparatorluğundan tam bağımsız, çağdaş bir ulusal devlete giden
İNCELEMEEEEE TARİH VE DİL TEZLERİ PROJESİ Tarih yazmak tarih yapmak kadar önemlidir. Gerçekten de öyle değil mi? Hele ki son zamanlarda her isteyenin kendine göre bir tarih uydurabildiği zamanımızda. Sosyal meydanın bu kadar etkin kullanılmasının en etkileyici yanlarından birisi de bu bence. Çok kısa bir sürede insanları sokağa dökebiliyor,
17. yüzyılda Osmanlı uleması din diye hurafelerle ilgilenmekle meşguldur. Örneğin bu dönemde Kadızadeler olarak adlandırılan ulemanın uğraştığı dinsel konulardan bazıları şunlardır. Sigara ve kahve haram mıdır? Firavun iman ile ölmüş müdür? Pozitif bilim ve matematik öğrenmek haram mıdır? Hazreti Muhammed'in anne ve babasının iman derecesi nedir? Yezid'e lanet edilir mi? Kadın sesi haram mıdır? Büyüklerin eli eteği öpülür mü? 17. yüzyıl Osmanlısı'nda bağnaz Kadızadelerin tartıştıkları bu konulardan bazılarının 21.yüzyıl Türkiyesi' nde, bugün bağnaz dincilerce hala tartışılması ve Müslümanları etkilemesi çok düşündürücüdür.
Sayfa 168 - InkılapKitabı okudu
98 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.