Alacakaranlıkta
Thomas MannAlacakaranlıkta Gönderileri
Alacakaranlıkta kitaplarını, Alacakaranlıkta sözleri ve alıntılarını, Alacakaranlıkta yazarlarını, Alacakaranlıkta yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kimilerinin zorunlu olarak yollarını sapıtması, aslında onlar için bir yol olmadığındandır.
Yaşamak için çalışan bir kimse gibi değil, çalışmaktan başka bir şey istemeyen bir adam gibi çalışıyordu.
Çünkü, ruhu bilme, onu anlatabilme zevki bizi uyanık ve neşe içinde bulundurmasa insanı doğruca karamsarlığa götürür.
En çok seven alt düzeyde olandır ve acısını da o çekecektir.
Aşk ölebilir mi? Tristan'ın aşkı? Senin ve benim aşkım, Isolde? Hayır, ölümün elleri sonsuz olanlara ulaşamaz!
Ve bu kadın ne yapar? Gider kendini ya bir cambazhane devine ya da bir kasaba teslim eder. Bu kasabın koluna girer, başını omzuna yaslar ve sanki " Bu gördüğünüz şeyi anlamak için yorun kafanızı bakalım!" demek ister gibi kurnaz kurnaz gülümser. Biz de gerçekten kafamızı yorarız.
Kadınlar üstün varlıklar, neşeli varlıklar, kokudan bir resim, bir masal varlığı onlar.
Hayır, kadınlar bilmece gibi varlıklardır. İnsan onları çok iyi tanıdığını sansa bile yine de önlerinde durup şaşırmaktan kendisini alamıyor.
Bu yüzü dakikalarca, saatlerce, ömrüm boyunca seyretmek, onun güzelliğinde yitip bütün dünyayı unutmak isterdim.
Hayatımızı sıkı sağlık kurallarına göre düzenlemek, belirli şeyleri yapmak, kimileri için büyük bir ihtiyaçtır.
Diyebileceği şey üzerine düşündü, ne var ki bir şey söylemeyi de göze alamadı. Aslında, söylese bile her zamanki gibi olacaktı. Onu anlamayacaklar, şaşkınlıkla dinleyeceklerdi. Çünkü onların dili, kendisinin dili değildi.
gönlü ölü ve aşksızdı, böylece beden serüvenlerine düştü; şehvetle yakıp kül eden günah içine gömüldü
Mutluluk, sevmek ve belki sevilen varlığın yanında olmak düşlemini veren ufak anları yakalamaktır.”
Ben kadınlara yan gözle bakmam, iyice bakarım; hoşuma giden, beni isteyen kadını da kendime alırım.. Yürek var bende.. “