Altıncı Koğuş okuduğu kitabın hemen yakınında her daim vodka dolu küçük bir sürahi ile tabağa konmamış, çuha bezi masa örtüsü üzerinde duran salatalık turşusu ya da salamura elma bulunurdu. Yarım saatte bir, gözlerini kitaptan ayırmadan bir kadeh vodka doldurup içer, sonra yine bakmadan el yordamıyla salatalık turşusunu bulur, bir parça ısırırdı.