Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü

İskender Pala

Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü Gönderileri

Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü kitaplarını, Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü sözleri ve alıntılarını, Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü yazarlarını, Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mahmud-ı Gaznevî'nin kölesi ve mahbûbunun adı. Rivâyet ederler ki Sultan Mahmud bir gece neşe ve keyif ile kendinden geçmişken nedimlerine emrederek Ayâz'm saçlarını kesmelerini ister. Ayaz rıza gösterir ve saçları kökünden kesilir. Ertesi sabah durumu gören padişah şaşırır ve çok pişman olur ve bir daha içki içmemeye tevbe eder. Bunun içindir ki Ayaz çok zaman zülüf ile birlikte anılır
Allah, Arşının nurundan iki güneş yarattı. Kendi ilm-i İlâhisine uygun olarak güneşi dünya büyüklüğünde, ayı da güneşten küçük olarak ortaya koydu. Sonra Cebrâil*i ayı söndürmekle görevlendirdi. O da üç kere kanadını ay yüzeyinden geçirdi. Ay bundan önce bir güneşti. Güneş gibi ışıklı idi. Aym ışığı o zaman alındı ve geriye nuru kaldı. Ayın üzerinde görünen siyah lekeler bu hadisenin izleridir.
Reklam
îbn Abbas'tan îsrâiliyyât* yoluyla gelen bir haberde güneş ve aym yetmişer parça olarak yaratıldığı, aym nurundan 68 parçanın alınarak güneşe verildiği, bu yüzden güneşin çok parlak, ayın ise sö￾nük olduğu rivâyet edilmektedir.
Çünkü halk arasında yaygın bir inanışa göre ay tutulması ayın önüne büyük bir yılanın gelmesi demektir. Bu yılanı ürkütmek için silah atmak, teneke çalmak vs. ile gürültü yapılır.
Peygamberimiz Mi'râc* yolunda iken Arş*a varınca karşı￾sına bir arslan çıkıp yolunu kesmiş. Pey￾gamberimiz o zaman parmağındaki yü￾züğü çıkarıp arslana atmış. Arslan yüzüğü ağzına alıp yoldan çekilmiş. Ertesi gün Peygamberimiz Mirâc'ı anlatmaya başla￾yınca Hz. Ali* ağzından yüzüğü çıkarıp ona vermiş.
Reklam
Efsaneye göre İskender-i Zülkarneyn* ordusuyla birlikte bir memlekete uğramış. Orada kendisine ileride bir deniz olduğu, o deniz geçilince 3 ay süren karanlıklar ülkesinin başladığı ve bu ülkede ab-ı hayat olduğu söylenmiş. İskender, veziri Hızır*'ı da yanına alarak denizi geçmiş ve zulumât (karanlıklar) ülkesine varmış. Bu arada İlyas* da yanlarındaymış. İskender'de karanlıkları aydınlatan iki mücevher (veya bayrak) varmış. Birini Hızır ile İlyas'a vermiş. Hangisi suyu bulursa yekdiğerini haberdar etmek şartıyla ayrılmışlar. Hızır ile İlyas yorulunca bir pınar kenarına oturup karınlarını doyurmak istemişler. Hızır yanında getirmiş olduğu pişmiş balıkları çıkarmış. Pınardan elini yıkarken bir damla su balığa damlamış. Balık o anda canlanıp suya karışmış. Hızır bilmiş ki âb-ı hayat budur, kana kana içmiş. İlyas'a da içirmiş. 0 sırada bunlara bir emr-i İlahi gelmiş ki bundan İskender'e söz etmesinlerBir rivayete göre de İskender'e haber vermek için pınardan ayrılmışlar ama tekrar aynı pınarı bulamamışlar. Böylece Hızır ile İlyas ölümsüzlüğe ermişler. Kıyamete dek Hızır denizde, İlyas da karada sıkıntıya düşenlere yardım ederler ve her senenin 6 mayıs günü İskender seddi üzerinde buluşup Ka'be'ye hacca giderek o yıl yapacakları işleri görüşürlermiş.
Âhû, sevgiliyi kıskandığı için, içine kan oturur ve sonuçta misk meydana gelirmiş. Çünki misk, aslında kurumuş kandan ibarettir.
Ateş, gözde tutuşur ve gönülde alevlenir. Âşık gönlündeki ateşi söndürebilmek için daima gözünden su akıtır. Ama o ateş asla sönmez. Ateşin yanında sudan başka bir de hava vardır. O da âh şeklinde ateşi arttırır. Hatta bu âh ateşli olarak ağızdan çıkar.
Reklam
İnsan yokluktan gelir ve yine yok olur. Varlık iki yokluk arasında bir vâkıadır.
Sayfa 18
Rivâyete göre ağaçlar, Kadir ve Hıdırellez gecelerinde secdeye kapanırlarmış.
Sayfa 7
Afyonu patladı ne demek;
Afyon müptelaları önceleri mercimek büyüklüğünde, sonraları da fındık büyüklüğünde afyon yutarlarmış. Özellikle ramazan ayında afyon tiryakileri küçük haplar şeklinde hazırladıkları afyonları bi­rer, ikişer, üçer kat kâğıda sarıp yutarlar­mış. Midede bunlar birer-ikişer saat arayla patlayınca afyon zevki bütün gün devam edermiş. Halk arasındaki "afyonu patla­ mak" ve "hapı yutmak" tabirleri buradan gelir.
502 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.