Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ülkeye Adanmış Bir Yaşam 2

Atatürk ve Türk Devrimi

Metin Aydoğan

Sayfa Sayısına Göre Atatürk ve Türk Devrimi Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Atatürk ve Türk Devrimi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Atatürk ve Türk Devrimi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Türkiye bugün, Osmanlı’nın son döneminde olduğu gibi, ekonomik ve siyasi olarak Batı’nın yarı sömürgesi durumuna düşmüştür. Görmek isteyenlerin kolayca görebileceği bu gerçek, ülkeyi aynı durumdan kurtaran Mustafa Kemal’i ve eylemini güncel kılan ana nedendir. Gizli İşgal’e dönüşen dışa bağımlılık, Türkiye’yi Türkler için ve Türkler tarafından yönetilen bir ülke olmaktan çıkarmış, ulusal gücü kırmaya yönelik baskı, toplumsal yaşamın sıradan olayı haline gelmiştir. Ülke yönetimine getirilen işbirlikçiler, Türk ulusunun ve halkının değil, yabancıların isteklerini yerine getirmektedir. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı’nın gittiği yola sokulmuş durumdadır.”
Sayfa 7
Türkiye bugün, Osmanlı’nın son döneminde olduğu gibi, ekonomik ve siyasi olarak Batı’nın yarı sömürgesi durumuna düşmüştür.
Reklam
“Kötü gidişin sorumluluğunu taşıyan yetki sahipleri, ülkenin altını oyan uygulamalar içindeyken; “Türkiye’nin iyiye gittiğini”, yapılanların “çağın gereği ve küreselleşmenin doğal sonucu ” olduğunu, bağımsızlığın yerini artık “karşılıklı bağımlılığın” aldığını ve “korumacılığın çağdışı olduğunu” ileri sürüyorlar.”
Sayfa 8
“Gerçek, onun sert yüzüyle karşılaşınca görülebiliyorsa, ortada önemli bir sorun var demektir. Uygar olmak, bir başka söylemle insan olmak, olayları önceden görmeyi ve önlem almayı gerekli kılar.”
Sayfa 8
“Güçlüler, kendilerini koruyup daha çok güçlenirken, güçsüzleri baskı, yoksulluk ve dağılma bekliyor. Devletin, her gün bir birimi etkisizleştirilip yok edilirken, bilinçli programlarla birlik duyguları köreltiliyor; ulusal varlığa saldırılar aralıksız sürüyor. Yoksullaşan örgütsüz ve sahipsiz halk, dostunu düşmanını seçemez durumda. Türkiye’de, hedefinde halk olan, Batı kaynaklı ekonomik ve siyasi bir terör uygulanıyor. Yaşanmakta olan somut gerçek bu.”
Sayfa 8
Gizli İşgal’e dönüşen dışa bağımlılık, Türkiye’yi Türkler için ve Türkler tarafından yönetilen bir ülke olmaktan çıkarmış, ulusal gücü kırmaya yönelik baskı, toplumsal yaşamın sıradan olayı haline gelmiştir. Ülke yönetimine getirilen işbirlikçiler, Türk ulusunun ve halkının değil, yabancıların isteklerini yerine getirmektedir. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı’nın gittiği yola sokulmuş durumdadır. Tehlikenin farkında olanlar, henüz yeterince güçlü ve örgütlü değil. Kötü gidişin sorumluluğunu taşıyan yetki sahipleri, ülkenin altını oyan uygulamalar içindeyken; “Türkiye’nin iyiye gittiğini”, yapılanların “çağın gereği ve küreselleşmenin doğal sonucu” olduğunu, bağımsızlığın yerini artık “karşılıklı bağımlılığın” aldığını ve “korumacılığın çağdışı olduğunu” ileri sürüyorlar. Söylenenlerin elbette bir değeri yok. Yaşanan gerçek, söylenenlere hiç uymuyor. Güçlüler, kendilerini koruyup daha çok güçlenirken, güçsüzleri baskı, yoksulluk ve dağılma bekliyor. Devletin, her gün bir birimi etkisizleştirilip yok edilirken, bilinçli programlarla birlik duyguları köreltiliyor; ulusal varlığa saldırılar aralıksız sürüyor. Yoksullaşan örgütsüz ve sahipsiz halk, dostunu düşmanını seçemez durumda. Türkiye’de, hedefinde halk olan, Batı kaynaklı ekonomik ve siyasi bir terör uygulanıyor. Yaşanmakta olan somut gerçek bu.
Reklam
Önsöz
Fransız tarihçi Paul Gentizon, Türk Devrimi'ni Fransız ve Rus Devrimi'nden daha ileride bulur ve " Sürekli devrim, Türkiye'den başka hiçbir ülkede bu denli etkili olmamış; siyasi kurumları, toplumsal ilişkileri, din uygulamalarını, aile ilişkilerini, ekonomik yaşamı, geleneklerini ve toplumun moral değerlerini değiştirmemiştir." der.
Sayfa 9 - 5 Şubat 2006- İzmirKitabı okudu
“Fransız tarihçi Paul Gentizon, Türk Devrimi’ni Fransız ve Rus Devrimi’nden daha ileride bulur ve “Sürekli devrim, Türkiye’den başka hiçbir ülkede bu denli etkili olmamış; siyasi kurumları, toplumsal ilişkileri, din uygulamalarını, aile ilişkilerini, ekonomik yaşamı, geleneklerini ve toplumun moral değerlerini değiştirmemiştir” der.”
Sayfa 9
Fransız tarihçi Paul Gentizon, Türk Devrimi'ni Fransız ve Rus Devrimi'nden daha ileride bulur ve "Sürekli devrim, Türkiye'den başka hiçbir ülkede bu denli etkili olmamış; siyasi kurumları, toplumsal ilişkileri, din uygulamalarını, aile ilişkilerini, ekonomik yaşamı, geleneklerini ve toplumun moral değerlerini değiştirmemiştir" der.
“1923-1938 arasında yapılanlar, Türkiye’yi bugüne dek ayakta tutan temellerdir. Halkın ve ülkenin gerçekleriyle uyuşan bu temel, o denli sağlam atılmış ki; Türkiye Cumhuriyeti, 11 Kasım 1938’de başlayan 67 yıllık geri dönüş sürecine karşın, varlığını bugüne dek sürdürebildi.”
Sayfa 10
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.