Ayçöreği ve Denizyıldızı
Sunay AkınAyçöreği ve Denizyıldızı Sözleri ve Alıntıları
Ayçöreği ve Denizyıldızı sözleri ve alıntılarını, Ayçöreği ve Denizyıldızı kitap alıntılarını, Ayçöreği ve Denizyıldızı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Coca- Cola'nın bir reklamında "Her zaman çocukluğunu yaşa"diye seslenişine bir dizesiyle karşılık verir Sennur Sezer:":Coca-Cola ile vuruluyor Vietnam bebekleri"
Ahmet Erhan
Toprak bile, gök bile, deniz bile
Bir yerde yorulur
Bırak kalsın süpürge duvarda,
Sabun kovada
Anne, gel yanıma otur..
Sayfa 63Kitabı okudu
“Unutmayın, güzel bir yerin resmini her aptal yapabilir. Önemli olan çirkin bir yer bulup, onu güzel boyamaktır.”
Çocuklar biriktirilir dokuz ay on gün
Ömür boyu harcanmak için
Sayfa 197 - Akgün Akova
Mazimizde bir tarih yatar!!..
Tarihimizin ilk gece maçı, Fenerbahçe ve Beyoğlu Spor arasında oynanır. Beyoğlu Spor, 4-2 yenilmekten kurtulamaz!
Sayfa 106 - ÇINAR YAYINLARI
Toprak bile,gök bile,deniz bile bir yerde yorulur.
Bırak kalsın süpürge duvarda,
sabun kovada
Anne,gel yanıma otur..
Sayfa 63
Coca cola ile vuruluyor vietnam bebekleri.
Ahmed Arif'ten...
Seni, bağırabilsem seni,
Dipsiz kuyulara,
Akan yıldıza,
Bir kibrit çöpüne varana,
Okyanusun en ıssız dalgasına
Düşmüş bir kibrit çöpüne...
Sayfa 188 - ÇINAR YAYINLARI
Ahmet Erhan'dan:
Toprak bile, gök bile, deniz bile
Bir yerde yorulur
Bırak kalsın süpürge duvarda, sabun kovada
Anne, gel yanıma otur...
Birbirine ne kadar yakın iki sözcüktür "süpürge" ve "anne". Annelerimiz "Saçımı senin için süpürge ettim" diye seslenmezler mi babalarımıza?. Yoksa, süpürgeye oturarak uçan cadı imgesi, kadının bir isyanı mıdır köleliğine?
Sayfa 65 - ÇINAR YAYINLARI
Onunla dostluğumuzu soranlara şöyle diyorum:
“Biz birbirimize hapşırmadan ‘çok yaşa.’ diyoruz.”
Sayfa 25
Anı
Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil bu anılacak şey değil
Apansız geliyor aklıma
Sayfa 42 - Melih Cevdet Anday - Ethel ve Julius Rosenberg için
"Emekten yana olmak yaşamı savunmak demektir ve de mangal gibi yürek ister."
Sayfa 113
İkinci Dünya Savaşı sırasında, işgal altındaki Paris'te dükkanlara Hitler ve Mussolini'nin resimlerinin asılması zorunlu kılınır. Bir kitapçı, vitrinine her iki diktatörün de resmini özenle yerleştirir. Dükkanda ne satıldığını belirtmek amacıyla da resimlerin arasına bir kitap koyar. Kitabın kapağında şu yazılıdır: "Sefiller."
Sayfa 35
Türküler, baskı altındaki insanların direnen sesleridir.
1930 yılında, Cezayir Üniversitesi futbol takımının kalesinde tanıdık bir isim vardır. Futbol oynayarak insan ruhunun derinliklerine inmeyi öğrendiğini söyleyecek olan öğrencinin çocukluğu yoksulluk içinde geçer. Onu, kaleci olmaya iten de parasızlıktır zaten. Ayakkabıları daha az eskidiği için kaleciliği seçer. Her gece eve dönüşünde, ayakkabılarının altını kontrol eden, eğer eskimiş bulursa döven babaannesini unutamaz. Yaptığı uçuşların ardından şunları söyler Albert Camus: "Şunu öğrendim ki, top birine hiçbir zaman beklediği yönde gelmiyor. Bu bana hayatta çok yardımcı oldu, özellikle de büyük şehirlerde insanlar göründükleri gibi olmuyorlar."
Sayfa 124