Stalinizm dönemi, nasıl ki kendisinin tek ve mutlak haklı olduğunu, bütün ededi, felsefi, iktisadi, siyasi doğruların yegane dimağı olduğunu savunuyor idiyse; en güçlü temsilcisi Stalin'in ölümünden sonra gelenler de aynı savunmayı kendileri için yapacaklardı. Bu tarihin diyalektiği olmalıydı.