Adını duyduğum ama gerçek bir karakter olduğunu bilmediğim Benli Belkıs'ın hayatını bir dönem romanı gibi okudum. Hep güzelliğiyle varolan ve "zengin" kocalarla evlenen sosyete mensubu bir kadının hayatı. Hicaz, İstanbul, Kahire, Paris duraklarında saraylarda, lüks otellerde geçen, kralların, şehzadelerin,şairlerin, ajanların dahil olduğu çok geniş bir hayran kitlesi ve sevgililerle yazılan bir hayat. İlk evliliğini 14 yaşında yapan Belkıs, daha sonra 4 kez daha evlenecektir. Bu hayat hikayesinde Nazım Hikmet de var, Yahya Kemal de, Ahmet Hamdi Tanpınar da, Atilla ilhan da, Kral Faruk da...Bir "rakibi" olarak Cahide Sonku da,..Çetin Altan da hep "görülmek isteyen" bu kadının yaşlılık günlerinden dokunaklı bir anı aktarıyor. Hep/ sadece güzelliğiyle varolan kadınların yaşlılığı kabulllenmesi kolay olmuyor anlaşılan. Atilla İlhan yanında şiirler okuduğu bu kadını "Marlene Dietrich ile Cahide arası bir şeydi" diye anlatıyor.
