James Baldwin, tabu olan konularda sakınmasızca yazmış bir Siyah yazar. 1950’li yılların ırkçılığını, cinsiyet ayrımcılığını vurgulayayım, gerçi günümüzde bile bazıları için tabu. Baldwin biseksüellik, eşcinsellik, evlilik dışı ilişkiler, kimlik arayışı, ırkçılık gibi konularda yazmış.
Bir Başka Ülke’de 1950’li yılların New York’unda yaşayan bir grup arkadaşın hikayesi. Ayrıksılar, sokağın ritmine kapılanlar, toplumun rollerine göre yaşamayanlar. Siyah-beyaz, biseksüel-hetero gibi farklı ırklardan farklı yönelimleri olan karakterler. Onların bohem yaşamlarının üzerinden toplum normlarının ötesini gösteriyor. Ve beyazın Siyaha, Siyahın beyaza karşı tutumlarını, arkadaşlıkta bile ortaya çıkabilen yerleşmiş ırkçılığa da değiniyor. Kitapta çok fazla diyalog var ve biraz koptum bu bölümlerde. Katır kuturdu. Bu konuda pek yorum yapmayı sevmiyorum ama editlenmeli çevirisi sanki. Ya da benim darlanmalarımdır…
Giovanni’nin Odası’nın anlatımı enfesdir. Bir Vatan Evladının Notları denemeleri. Ne Zaman Gitti Tren’i de yakında okurum. Umarım baskısı olmayan kitapları tekrar yayımlanır. Bu arada Baldwin İstanbul’da tamamlamış bu kitabı, bunu yazmayanı kınıyorlar:)