Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bir Sap Kırmızı Karanfil

Attila İlhan

Bir Sap Kırmızı Karanfil Sözleri ve Alıntıları

Bir Sap Kırmızı Karanfil sözleri ve alıntılarını, Bir Sap Kırmızı Karanfil kitap alıntılarını, Bir Sap Kırmızı Karanfil en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yalnızım belki, belki ne yapacağımı bilmiyorum,fakat kötü değilim sadece yaşamak zorlaşıyor ve birçokları gibi bir dümenini bulamıyorum..
Reklam
'ahmaksanatı
ne kadar az biliyor ne kadar çok 'ahkâm kesiyoruz'..
Sayfa 204 - bilgi yayıneviKitabı okudu
Önce liseler bozuldu, sonra her şey!
Sayfa 265 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Ne kadar az biliyor, ne kadar çok 'ahkâm kesiyoruz.
Sayfa 204 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Reklam
DP iktidarı, 'Küçük Amerika' olmak hayaliyle, ülkeyi ABD ('sistem') için kârlı bir pazara dönüştürecek bu telkinlere kapılmış; Menderes'in 'Görülmemiş Kalkınması', Türk pazarının bütünleşmesi, ithalatın iyi işleyebilmesi için limanlar ve karayollarının inşasına girişilmiştir. Netice malum: yurt sathında onbinlerce ithal malı otomobil ve traktör, ulusal demir ve deniz yollarının devre dışına itilmesi, ekonominin iki seçim dönemi sonunda, iflası!
Sayfa 154 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Gazi'nin 'bizzat' elden geçirdiği 'Medeni Bilgiler' kitabını gördünüz mü? Günümüzde, değme üniversite öğrencisinin kavrayamayacağı bir yoğunluktadır. Liselerde okutulurdu. Bizim nesli­ miz, hangi disiplinleri okumadı ki? Sırasıyla edebiyat ve tarih, coğ­ rafya, felsefe, sosyoloji, psikoloji ve mantık, hatta estetik ve astronomi! Bu kapsamlı 'müfredat', öğretimin ciddiyeti, sınıf geç­ menin zorluğu, yetiştirilecek 'yurttaş'ın, ulusal demokratik devri­ min temel ilkelerini benimsemesini, onlarla adeta 'özdeşleşerek' yetişmesini öngörüyordu. O yıllarda 'lise mezunu' bir genç, aldığı eğitimle hem yurt hem de dünya sorunlarını anlayabilecek, dahası tartışabilecek bir 'yurttaş'tır. Oysa 'soğuk savaş'ın ('sistem'in) en istemediği de bu! Ortaöğretim hanidir, sıradan 'tüketici' yetiştirmeye yönlendirilmiştir; hem de 'enayi tüketici'! Bir vakitler 'misyoner' okullarında olduğu gibi, 'yerli halka' Batılıya 'benzemek' için, Batılının 'değerlerini kabul etmek', 'onun ürettiği malları kullanmak' alışkanlığı aşılanıyor. İmam hatip liselerinde ise ümmet sentezinin kalıcı değerleri tar­ tışılacak yerde, Cumhuriyet aleyhtarı bir atmosfer yaratı­ larak, kültürdeki 'birliği' bozacak öteki 'kutup' oluşturu­ luyor. Bilmez değilsiniz ya, 'sistem'in, denetimi altında tutmak niyetinde olduğu öteki ülkeler için, öteden beri seçtiği ve kullandı­ ğı metod aynıdır: 'Böl ve yönet!'
Sayfa 85 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Abdülhamit'in borsada 'oynamaya' meraklı olduğunu bilir miydiniz?
Sayfa 291 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Yeni Dünya Düzeni zenginliği küçük bir azınlığın mutlu ayrıcalığına dönüştürürken, yoksulluğu alabildiğine yaygınlaştırmaktadır. Ottowa Üniversitesinden Prof. Michel Chossudovsky lin tespit ettiği gerçek şu: "...zenginlerle yoksullar arasındaki paylaşma ve gelir farklılığı, daha önce görülmemiş bir düze­ye ulaştı: Paris banliyösündeki ortadirek bir ailenin kazancı, Güneydoğu Asya daki bir ailenin kazancının yüz mislidir; New Yorklu bir avukatın bir saatte kazandığını kazanabilmek için, Filipinli bir köylü iki yıl çalışmak zo­rundadır; Amerikalılar her yıl ayak üstü atıştırmaya (fastfood) ve süpermarketlere 30 milyar dolar harcıyorlar; bu, yaklaşık, Bangladeş'in yıllık gayri safi milli hâsılasının iki katıdır..."
Sayfa 205 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Reklam
- '' Gözlerin gözlerime değince felâketim olurdu ağlardım beni sevmiyordun bilirdim bir sevdiğin vardı duyardım. ''
'Beyaz, Batılı ve Hristiyan Sistem'in yeni düşmanı İslâm mı olacaktı? Huntington sorunu hiç kuşkusuz Batılı gözüyle ve batı Batı açısından koyuyordu ama, çatışılacak kültürlerin 'münhasıran' Müslüman olmadığının da bilincindeydi; ona göre, Batı Medeniyeti'nin hasımları şunlar: Japon, İslâm, Ortodoks, Hindu, Lâtin Amerika ve Afrika!
Bilgi Yayınevi 1998 Sayfa: 29
20, yüzyıl, 'sistem'in önce sebep olup sonra dağıtmaya uğraştığı 'totaliter' devletlerin yüzyılı olmuştur; 21. yüzyılın ufukta göründüğü sırada, yine 'sistem'in marifeti, yeni bir devlet türünden bahsediliyor; bu yeni tür devlet 'totaliter' değil, peki ya ne, 'globaliter'!
Bilgi Yayınevi 1998 Sayfa: 229
Yeni dünya düzeni'nin (özal'dan beri Türkiye dahil) yer yüzünde nice ülkeyi içine soktuğu çıkmaz sokak işte budur, öyle bir çıkmaz ki, siyasi parti, sendika, kamu kuruluşu, hatta hükümet sorumlusu kişi, yetkilerini artık ulusal yani toplumsal sorumluluklarını yerine getirebilmek için değil; bireysel avantajlarını sağlamak için kullanmakta, bunda hiçbir beis görmemektedir; böylece yolsuzluklar da hem demokratikleştirilmiş hem de küreselleştirilmiş oluyor; yani toplumda, kimseye tutunacak dal bırakmıyor.
Sayfa 203Kitabı okudu
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.