Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bütün Şiirleri

Dol Karabakır Dol

Bedri Rahmi Eyüboğlu
Reklam
Kendimi kendim yaratsaydım, Uçan bulutları durdururdum Onlarla içimin en güzel yerinde Bembeyaz bir mabet kurdururdum Ne deliler gibi güler, Ne de serviler gibi ağlardım; Ve günlerden bir gün kapının eşiğine, Nar taneleri gibi serpip kanımı Ve kendi elceğizimle bir karanfil gibi koparıp canımı, Pencerenin demirlerine bağlardım. Pazarlık etmeden ağlardım Hiç bir şey beklemeden Ne serin bir köşe cehenneminden Ne bir mâhur beste cennetinden!
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Dol Karabakır Dol
Dol Karabakır Dol
İSTİDA
Yarab! İnsan oğullarından çektiğim yeter Gökyüzünden benim hisseme düşeni ver Altına dilediğim gibi ömrümü sereyim Mendil kadar olsun tarlamı ayır Beni doyuracak ağacı göster. Rabbim! İnsan oğullarından çektiğim yeter Yalnız senin ellerin gezinsin ömrümde Beni yalnız sen mahkum eyle sen azat Ve yalnız sen canımı iste benden ki Nereye saklayacağımı şaşırmadan vereyim
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Dol Karabakır Dol
Dol Karabakır Dol
🖤
••• Eskiden yeterdim kendime Artardım bile Şimdi ne yapsam nafile Olmuyor İşin kötüsü bir günde Beş defa akşam oluyor. •••
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Dol Karabakır Dol
Dol Karabakır Dol
Reklam
Zaman Ve İnsan
Bu yürek yetim yürek yoksul yürek Bir yanı gül bir yanı tezek Bizim insanlarımız oğul ne zaman gülecek
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Dol Karabakır Dol
Dol Karabakır Dol
Ne deliler gibi güler, Ne de serviler gibi ağlardım; Ve kendi elceğizimle bir karanfil gibi koparıp canımı, Pencerenin demirlerine bağlardım. Pazarlık etmeden ağlardım...
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Dol Karabakır Dol
Dol Karabakır Dol
Sevmek Güzel meslek Ama zor Can dayanıyor Dayanmasına Ama yürek Gitti gidecek
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Dol Karabakır Dol
Dol Karabakır Dol
Çakıl
ÇAKIL Seni düşünürken Bir çakıl taşı ısınır içimde Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar Bir gelincik açılır ansızın Bir gelincik sinsi sinsi kanar Seni düşünürken Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır Deliler gibi dönmeğe başlar Döndükçe yumak yumak çözülür Çözüldükçe ufalır küçülür Çekirdeği henüz süt bağlamış Masmavi bir erik kesilir ağzımda Dokundukça yanar dudaklarım Seni düşünürken Bir çakıl taşı ısınır içimde.
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Bedri Rahmi Eyüboğlu
,
Dol Karabakır Dol
Dol Karabakır Dol
100 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.