Çağdaş İran şairlerinden biri olan Sohrab Sepehri, İran’da, ölçü ya da ritme bağlı olmayan "Yeni Şiir" akımının beş önemli temsilcisinden biridir. Şiir yazma ile birlikte güzel sanatlarda da kendini geliştirmek isteyen Sepehri, resim üzerine eğitim alır. Şairliği ve ressamlığı başarılı bir şekilde bir arada yürütür ve resimleri çok sayıda ödül alır. Sanatın satılabilir bir meta olmadığına inanan Sepehri resimlerini satmayı reddeder ve resimlerini sanatseverlere hediye eder. “Rengin Ölümü” eseri, Sepehri’nin ilk şiir çalışmalarını içermektedir. “Rengin Ölümü” Sepehri’nin ilk eseri olmasına rağmen eleştirmenlerce başarılı bulunur. Bu da Sepehri’ye yeni şiirler yazmasında önemli bir motivasyon sağlar. Eserde şiirler, meraklılarının inceleyebilmesi için, Farsça ve Türkçe birlikte verilmektedir. Şiir, başka bir dile çevrilmesi en zor olan edebi türlerden biri olmasına rağmen, eserdeki şiirler iyi bir anlam bütünlüğüne sahip. Bu da çevirinin çok iyi bir şekilde yapıldığını gösteriyor. Eserden bir şiirin bir bölümünü vererek şiir severleri bu eseri okumaya davet ediyorum.
“Dağın teninde yılan gibi sürünüyor bir yol,
Yolda gelip geçen biri.
Vadinin hayali ve yalnızlık
Korku salmış onun damarlarına
Göz dikmiş her köşesine kuruntu pınarının nakşı,
Dağın bedenindeki her bir yarıktan
Bir yılan sarkmış dışarıya
Ve her taşın ardından hışımla
Hançer çekmiş bir diken.”