Elifin Öküzü ya da Sürprizler Kitabı

Sevan Nişanyan

Elifin Öküzü ya da Sürprizler Kitabı Sözleri ve Alıntıları

Elifin Öküzü ya da Sürprizler Kitabı sözleri ve alıntılarını, Elifin Öküzü ya da Sürprizler Kitabı kitap alıntılarını, Elifin Öküzü ya da Sürprizler Kitabı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şampiyon
Roma ordularında paralı asker olarak yer alan eski Almanlar da kamp sözcüğünü benimsemişler. (Modern Almancada “savaş” anlamına gelen Kampf oradan.) Harpte teke tek vuruşma için ortaya çıkan cengâverin adı Germence *kampjon . Bu sözcüğün Fransızcası olağan k-ch dönüşümüyle champion halini almış. Herhangi bir dava uğruna ön safta çarpışan yiğit kimse şampiyon lakabına hak kazanıyor. Spor alanında bu terimin kullanımı nisbeten yeni.
“Zamanını özgürce kullanma ayrıcalığı eski toplumlarda üst sınıfa mensup olmanın en önemli göstergelerinden biri sayılmış. Köleler çalışmış; seçkinler ise, sohbete, işrete ve kültüre vakit ayırabildikleri ölçüde seçkin olmuşlar.”
Sayfa 112
Reklam
Kazın Ayağı Öyle Değil
Konu, bir yargı cümlesi anlamına gelen qaḍiyya ( kaziye ) sözcüğü. Mantıkta bu sözcük “önerme” anlamında kullanılıyor. Bir akıl yürütmede, hepimizin bildiği gibi, varsayılan önermeler ve sonuç önermeleri olmak üzere iki çeşit önerme bulunuyor. Mesela ‘tüm eşekler ölümlüdür; Sokrates ölümlüdür; demek ki Sokrates eşektir’ akıl yürütmesinde ilk iki önerme varsayılan önermeler. Osmanlıcası kaziye-i minha, ya da -den önermesi. ‘Sokrates eşektir’ önermesi sonuç önermesi. Osmanlıcası kaziye-i anha, yani -e önermesi.     Yukarıdaki akılyürütmeyi eğer beğenmediyseniz belki ‘dur bir dakika yahu, kaziye-i anha öyle değil’ demek ihtiyacını duyabilirsiniz. ‘ Kazın ayağı öyle değil’ deyimi işte buradan geliyormuş.
Şirin
Süt gibi tatlı olan kişi ve nesnelere verilen Farsça şīrīn sıfatı da Türkçeye aynen alınmış. ‘Yarin teni serindir, memeleri şirin dir’ gibi hoş türkülere malzeme olmuş.
Şir = sütKitabı okudu
SOBA
Soba günümüz Türkçesine Macarcadan girmiş olan sekiz-on kelimeden biri. Evliya Çelebi seyahatnamesinde geçtiğine göre 17. yüzyıl ortalarından önce alınmış. Macarcası szóba olarak yazılıyor ve tıpkı Türkçedeki gibi telaffuz ediliyor.
Birinci sözcüğümüz ˁāişa(t). ˁĀiş sıfatının dişil hali olan bu sözcük bildiğimiz Ayşe‘nin ta kendisi. Anlamı “yaşayan (kadın)”. Ancak burada söz konusu olan yaşam herhangi bir yaşam değil “bolluk içinde yaşama, geçim sıkıntısı çekmeme, rahatça yeme içme” gibi anlamları da içeren bir durum.
Reklam
385 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.