– Latince “kalem torbası” anlamına gelen “kalamar” ile bizim Arapçadan aldığımız kalem aynı kökten iki sözcük.
– İtalyanca “berber” saç değil sakal traş eden kişinin adı, “barbunya” ise aslında “sakallı” demek.
– Put Buddha’nın Eski Türklerdeki adı, “pagoda” ise Budist tapınaklarına verilen “putkede” adının Portekizcesinden Batı dillerine giren bir sözcük.
– “Boğaça” “ateşte pişmiş hamurişi” anlamına gelen Latince “focacia”dan, “fuel ise “yakacak odun” anlamında “focalia”dan geliyor. Birincisi İtalyanca, ikincisi Eski Fransızcadan İngilizce yoluyla Türkçeleşmiş.
– “Bukalemun” ile “pantolon”da Eski Yunanca “aslan” sözcüğü saklı.
– Farsça “beygir” “yük tutan”, “kevgir” “köpük tutan” “peşkir” ise “ön tutan” anlamına gelen bileşik isimler.
– “İrtica” sözcüğü (ve tartışması) Türkçeye 1909’da girmiş. Fransızca “écolé”den esintiler taşıyan “okul” ise Dil Devrimi bünyesinde 1934’te yaratılmış.