Cahillik çağlarımızda, dış kapılarını yeşile boyatıp ortasına ayyıldızı konduran hacıların mübarek insanlar olduklarını sanır; yüzlerinde sözlerinde cennetten izler arardık. Aklımız ermeye başlayınca, şey edilmedik bir tek kulağımızın arkası kalınca, onlardan bazılarını da bizden farkı olmadığını anlarız ya, babam gibilerin de aynı bizler gibi içlerinin görülmediğini, kabuklarının ne kadar kalın olduğunu gördük bu yaştan sonra.