İhya-u Ulumiddin

Evliliğin Hüküm ve Hikmetleri

İmam Gazali

En Eski Evliliğin Hüküm ve Hikmetleri Gönderileri

En Eski Evliliğin Hüküm ve Hikmetleri kitaplarını, en eski Evliliğin Hüküm ve Hikmetleri sözleri ve alıntılarını, en eski Evliliğin Hüküm ve Hikmetleri yazarlarını, en eski Evliliğin Hüküm ve Hikmetleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İbn Abbas (r.a) : "Kişinin ibadeti ancak evlenmekle kemal bulur" demiştir. İbn Abbas, ilk bakışta bu sözüyle evlenmeyi ibadetten saymış veya onu ibadeti kamil yapan bir haslet gibi kabul etmiş görünüyor. Ancak asıl maksadı, ibadetin kalp huzuru ile kabul olacağını fakat şehvet galip geldiğinde kalbin huzurunun ancak evlenmekle mümkün olacağını ifade etmektir. Bundan dolayı kendisi buluğ çağına gelen İkrime, Küreyb ve diğer köleleri çağırarak, "Arzu ediyorsanız sizi evlendireyim; çünkü kul zina ettiği vakit iman kalbinden çıkar" demiştir.
Resulullah (sallallahu aleyhi vesellem) bir hadisinde şöyle buyurmuştur : "İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki kişinin helaki hanımı, anne babası ve çocukları eliyle olacaktır. Onlar kendisini fakirlikle ayıplayacak ve kendisine taşıyamayacağı yükler yükleyeceklerdir. O da uygunsuz birtakım yollara girecek, dinini tehlikeye atacak ve helak olacaktır." [Beyhaki, Deylemi]
Reklam
Arkadaşları ile savaşta bulunan İbnü'l-Mübarek (rahmetullahi aleyh ), arkadaşlarına, "Bizim yaptığımız şu savaştan daha üstün bir amel biliyor musunuz? “ diye sordu. Arkadaşları : " Hayır bilmiyoruz " dediler. İbnü'l-Mübarek, " Ben biliyorum" dedi. Arkadaşları, " O nedir? dediklerinde İbnü'l-Mübarek şöyle dedi : " Temiz, samimi ve çoluk çocuk sahibi kimse ki, geceleyin kalkar, çocuklarına bakar, uykuda olan çocuklarının üstünün açılmış olduğunu görür ve onları elbisesi ile örter. İşte bu kişinin ameli, bizim şu anda içinde bulunduğumuz amelden daha hayırlı ve üstündür. "
Resulullah (s.a.v) bir hadisinde şöyle buyurmuştur : "Üç tane kızı olup, onlar kendilerine bakabilecek bir duruma gelene kadar onlara iyi bakan, yedirip giydiren kimse elbette cenneti kazanır. Ancak affedilmeyecek bir günah olursa o başkadır." (Ebu Davud, Tirmizi) İbn Abbas bu hadisi anlatırken, "Vallahi bu hadis, çok garip ve değerli hadislerdendir." demiştir.
Bir gün bir mesele hakkında Resulullah (s.a.v) ile Hz Aişe (r.a) arasında bir anlaşmazlık oldu. Öyle ki Hz Ebu Bekir'i (r.a) aralarında hakem tahin etmek zorunda kaldılar. Hz Ebu Bekir yanlarına gelince Resulullah (s.a.v), Aişe validemize dönerek, "Sen mi önce konuşmak istersin yoksa ben mi önce konuşayım?" dedi. Aişe (r.a) : "Önce sen konuş ama sadece doğruyu söyle!" dedi. Bu söz karşısında çok sinirlenen Hz Ebu Bekir kendini tutamayarak kızı Aişe'ye öyle bir tokat attı ki Hz Aişe'nin ağzı kanadı. Hz Aişe hemen Resulullah'ın arkasına sığındı. Hz Ebu Bekir ona dönerek. "Ey nefsinin düşmanı! Resulullah doğrudan başka birşey söyler mi?" dedi. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v) : "Ey Ebu Bekir! Biz seni bunun için çağırmamıştık, senden bunu istememiştik." buyurdu.
Sayfa 107Kitabı okudu
Resulullah (s.a.v) Hz Aişe 'ye, "Ben senin (bana) kızgın olduğun ve (benden) hoşnut olduğun zamanları biliyorum." dedi. Aişe (r.a) : "Nasıl anlıyorsun?" diye sordu. Resulullah (s.a.v) : "Benden hoşnut olduğunda, Muhammed'in Rabbine yemin ederim diyorsun. Bana kızdığında ise, İbrahim'in Rabbine yemin ederim diyorsun. Bunun üzerine Hz Aişe (r.a) : " Doğru söylüyorsun! Ama ben adını dilimde anmasam bile kalbimde anarım." karşılığını verdi.
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
460 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.