Elio Vittorini de İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Alberto Moravia ve Cesare Pavese gibi ünleri kendi ülkelerinin sınırlarını aşan İtalyan yazarlarından biri.
Annem çoğu zaman sitem etmek için de fil derdi büyükbabaya. Yalnız övmek için değil, yermek için de fil derdi ona. Annem fil derken, büyükbabanın her zaman ayak altında cansız bir yığın olduğunu, yaşamakta direndiğini, kendisinin de artık bu adamdan usandığını anlatmak isterdi. Büyükbabaya küfretmesi de, onu yüceltmesi de aynı sebeplere dayanırdı, yani büyükbabanın iriliğine, yediği yemeğin çokluğuna, hayat karşısındaki umursamazlığına ve sertliğine.
..."Siz de bilirsiniz ya, insan bazen sağır olmaz, sadece duymaktan bıkmış olabilir. Böyle olunca da, hiç karşılık vermez kendisine söylenenlere. Ama bu gerçekten duymuyor demek değildir."...