Filler Sultanı, Yaşar Kemal kitabıyım diye bağıran aynı zamanda okuduğum diğer romanlarından çok farklı olan bir kitaptı.
Kitapta filleri; ezen, zalim, diktatör konumuna koyması nedense üzdü beni. Bunu düşünürken Hayvan Çiftliğinde domuzlar bu konumdayken bunu yadırgamadığımı, hayvanlara bile ön yargı ile yaklaştığımızı fark ettim. Sonra kitabın arka sayfasında yazan o muhteşem cümleleri okudum: “Neye üzülüyorum biliyor musunuz, bu kitabı okuyanlar, özellikle de çocuklar, filleri belki hiç sevmeyecekler. Bu bana çok dokunuyor. Ne yapabilirdim ki? Oysa filler bugünkü sömürücüler kadar ne korkunçtur, ne zalimdir, ne özgürlük düşmanıdır, ne de işkencecidirler. Eğer insan soyunun bu en zalimin simgesini, benzerini, hayvanlar arasında arayacak olsaydım, belki timsahları bulurdum, boa yılanlarını bulurdum. Yok yok, sanmıyorum ki yeryüzünde bu zalimleri simgeleyecek korkunçlukta bir hayvan türü bulabilelim...”
Yaşar Kemal çok güzel bir örnek ortaya koymuş. Keşke bu türde daha fazla yazsaydı. Anadolu’da uydurulan bu hikayeyi muhteşem bir şekilde anlatmış . Bu hikaye eskimez.
Tekrar tekrar okunacak bir roman.