Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
Yüksek Puanlı Gümüş Sandalye Yorumları ve İncelemeleri
Yüksek Puanlı Gümüş Sandalye sözleri ve alıntılarını, yüksek puanlı Gümüş Sandalye kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Seriye Veda Etmeden Önceki Kitap
Merhabalar artık seriyi bitirmek için son kitaba geçiyorum. Biraz hüzünlüyüm ama gerekli olan bir son olacağı için de tatlı bir hüzün.
Kitap çok akıcı bir şekilde başladı. Eustace'ı tekrardan görmek beni sevindirdi. Sonradan iyi olan insanları okumayı seviyorum sanırım. Yanındaki arkadaşı Jill'i de sevdim ama birazcık. Tam ısınamadım. Çünkü Narnia'ya gelen çocuklar oraya çabuk uyum sağlarlardı. Fakat ben bunu Jill'de göremeyince karakterin Narnia Serisine uymadığını düşündüm. Bir de baykuşlar da kitapla tam bir uyum içerisinde değildi.
Kitap serinin en akıcı 2. veya 3. kitabı olabilir. Konu gerçekten merak uyandırıyor ve kitabı elinizden bırakmak istemiyorsunuz. Yazarın kalemi burada ilk kitaplara daha yakındı ve daha çok sevdim.
Resimlemeler yine kaliteliydi. Fakat diğer kitaplardan daha azdı. Bence biraz daha fazla olmalıydı. Çünkü yerin altındaki şehri hayal etmekte biraz zorlandım.
Sonuç olarak kitabı beğendim. Narnia Serisi için güzel bir kitaptı. Yine de bazı yerleri okurken biraz yaşı büyük olan insanlar sıkılabilir.
Bu okumaya engel mi?
Hayır :)
Kitapla ve sağlıkla kalın.
Narnia Günlükleri serisinin altıncı ve sondan bir önceki kitabını okudum, yine çok güzel bir maceraya eşlik ediyoruz. Serinin bir önceki kitabı olan Şafak Yıldızı'nın Yolculuğu'ndan tanıdığımız Pevensie kardeşlerin kuzeni olan Eustace ve onun arkadaşı Pole ile Narnia'da bir maceraya çıkıyoruz. Bu sefer Narnia'da kayıp bir prens var ve Eustace ve Pole ile birlikte bu prensi bulmak için bir maceraya çıkıyoruz. Eğlenceli ve güzel bir kitaptı, serinin her kitabını çok rahat okuyor ve çok seviyorum.
Instagram: k.o.k.jurnal
C.S. Lewis ••• Narnia Günlükleri ••• Gümüş Sandalye
❝Bir Aslan olmasa bile ben Aslan'dan yanayım. Narnia olmasa bile ben Narnialılar gibi yaşayacağım.❞
Bu kitapta Prens Caspian'ı, artık yaşlanmış ve tüm ömrünü Narnia'ya adamış bir kral olarak görüyoruz ilk başta. Onun genç, atılgan ve cesur hâlini iki kitap boyunca okuduktan sonra yaşlandığını öğrenmek insanı biraz üzüyor doğrusu ancak tatlı bir hüzün. Ayrıca bir oğlu olduğunu da öğreniyoruz: Prens Rilian. Ancak Prens Rilian uzun süredir kayıp durumda ve Caspian ve Narnialılar ne yaparsalar yapsınlar, onu bulamamışlar. İşte burada Aslan devreye giriyor ve Şafak Yıldızı'nın Yolcuğu'ndan aşina olduğumuz Eustace ile yepyeni bir karakter olan Jill Pole'u, kayıp prensi bulmaları için görevlendiriyor. Bu ikili, yanlarına ayrıca bir yeni yol arkadaşı daha alıyorlar: Bir Kıllıkıpırdak olan Suratsız. Kitaptaki en sevdiğim karakter Suratsız oldu doğrusu. Maceranın bitmediği, sürükleyici bir kitaptı ve yavaş yavaş son kitaba hazırlar nitelikteydi. Son kitaba geçmek için ve kitap da zaten akıcı olduğundan çabucak okudum. Seri bitmek üzere olduğundan biraz üzgün hissediyorum kendimi. Narnia'yı okumamış olan herkese, okumalarını tavsiye eder ve şimdiden iyi okumalar dilerim!
8/10 ♤♤☆☆
Bu serisine ba-yıl-dım! Diğer kitaplara oranla tamamen dolu doluydu. Fakat bayılmamın sebebi heyecanlı olmasından daha çok eski karakterleri yeniden görmemden kaynaklanıyor.
Bir önce ki kitap da Eustace’nin başına gelenleri okumuştum. Yaşadıklarından sonra tamamen değişmiş, daha cesur, daha insani ve daha tatlı biri olarak çıktı karşımıza. Ayrıca eskilerden sadece onu görmedik, Prens Caspian’da bizimleydi! Tabii ki yaşlanmış olarak. Narnia ile gerçek dünya arasında ki zaman farkı bambaşka. Narniada ki bir yıl dünyada ki bir dakikaya denk geliyor. Bu yüzden de Eustace ve Jill Narnia’ya geldiklerin de Prens yaşlanmış ölmek üzere olan biri olarak çıktı karşımıza.
Kitabın konusuna gelecek olursak; Jill ve Eustace kendilerini bir anda Narnia’da buldular. Aslan Jill ve Eustace’ye bir görev verdi, Prens’in oğlu on yıl öncesi ortadan kaybolmuştu ve onu bulmaları gerekiyordu. Bunu yaparken takip etmeleri gereken dört tane unsuru belirtmişti Aslan Jill’e, gel gelelim Jill yaşadıklarına o kadar kendini kaptırdı ki bu dört unsuru unutuverdi. Ve o anda her şey birbirine karıştı. Caspian ölmeden oğlunu bulmalılardı…
Son kısım da gözlerim dolmadı değil. Prensin oğlu tam babasına kavuşmuşken Caspian ölüverdi. Eğer bizimkiler en başta görevlerine sadık kalıp, gözlerinin boyanmasına izin vermeselerdi belki de Prensin oğlunu daha çabuk bulabilirlerdi. Yine de Arslan yaptı yine yapacağını ;))
Serinin altıncı kitabında Aslan tarafından görevlendirilen yeni kahramanlarımız, yaşlı Kral Caspian'ın oğlu Prens Rilian'ı bulmaya çalışıyor. Tamam, Narnia'nın altını üstüne getiren ilginç bir hikayeydi ama ben asıl son kitabı merak ediyorum. Tavsiyemdir. =)
Bir diğer iyi hikaye de bu kitaptaydı. Maceranın yeryüzünde değil de yer altında geçmesi hoşuma gitti. Okuduğum bir evrende en ücra yerleri ve türleri hep görmek isterim. Bu anlamda beni tatmin eden Narnia kitaplarından biri oldu.