Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Güneş Giderken

Necati Tosuner

Güneş Giderken Gönderileri

Güneş Giderken kitaplarını, Güneş Giderken sözleri ve alıntılarını, Güneş Giderken yazarlarını, Güneş Giderken yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
93 syf.
·
Puan vermedi
Küçürek hikaye
Güneş Giderken, Bazen bazı duygular, bazı konuşmalar, bazı anlar yarım kalır, belki de bilerek yarım bırakılır,boşlukları biz dolduralım diye. Necati Tosuner bu anlamda küçürek hikayenin yapı taşlarından biri olduğunu düşündüğüm bir yazar. Eserde 8 öykü var ve her öykünün kendi içinde bir akışı. Bir sonraki hikaye bir önceki hikayenin tadını aratmıyor. Akışa kolayca kapılıyor bazen sonu yarım kalmış hikayeyi siz tamamlarken buluyorsunuz kendinizi. Kahramanların iç dünyası eserin yönünü belirleyen önemli unsurlardan biri. Bazen onların yerine cevap verirken buluyorsunuz kendinizi. Benim her hikayede iç benim'e yaptığım bir yolculuk oldu. "Ben olsam ne yapardım cümlesini çok tarttım kitap boyunca. Severek okuduğum bir kitap oldu.
Güneş Giderken
Güneş GiderkenNecati Tosuner · İş Bankası Kültür Yayınları · 201268 okunma
Reklam
"Depolanamayan tek şey zaman'dır. Zamanı yaşamadan, zaman'ı aşmayı daha kimse başarabilmiş değil."
93 syf.
·
Puan vermedi
Kitap incelemesi
Necati Tosuner' in Güneş giderken kitabı 8 hikayeden oluşmakta yazar yaşlanıyor olma duygusunu işliyor. Dün gibi gelen anıların eskidiği, tutkuların yıprandığı, telaşların boşuna olduğu, pişmanlıkların geride kaldığı, umutlara ulaşılamadığı fark edilse de, o yaşlanmayan yüreğin nasıl kıpırdandığını öykülüyor. Necati Tosuner bu öykülerde günlük olayları, bilinen duyguları, Sıradan insanlık hallerini iyi bir dil ustalığıyla ince ve kırılgan bir örgü haline getiriyor.
Güneş Giderken
Güneş GiderkenNecati Tosuner · İş Bankası Kültür Yayınları · 201268 okunma
"Gerçekte, yaşamakta olduğu güçlüklerden değerler üretebilmiş.. bunun için sanki inatla yıllarca çaba göstermiş.. -hiç değilse büyük ölçüde- bunu başarmış.. başarabilmiş.. ve bununla mutlu da olan.. olmaya çalışan.. ve çoğu zaman bunu da başaran.. başarabilmiş biriyim ben. Bu açıdan bakarsanız..."
Ayrılıkların en kötüsü! En çaresizi. Öpüyorsun ve o bilmiyor. Ve.. geride bırakıyorsun onu. Neyse ki, bunu da bilmiyor.
Reklam
Ne de güzel gülmüştü!.. Sonra da yürümüş gitmişti. Saate gözleri takıldı. Elbette, -yine- çalışmıyordu.Yıllardır duvarda öyle asılı dururdu. Akrep ile yelkovanı saat beş buçuğa düşmüştü ve öyle birbirine takılı kalmıştı. Guguğu da hiç dışarı cıkmazdı. Yine de, eve bir güngörmüşlük katardı sanki. Evet, daha neler!.. Öyle değil miydi?
" (...) şimşek çakınca, yağmurinince, sizi bekledim hep. Çıkarsınız.. bana bakarsınız diye. Bakardınız ama, beni yüreklendirmeye hiç de yetmezdi. Ne de olsa, nasıl bakıldığına göre değişmiyor mu, nasıl görüldüğü ya da nasıl göründüğü?.."
"Depolanamayan tek şey, zaman'dır, Esra.. Zaman'ı yaşamadan, zaman'ı aşmayı daha kimse başarabilmiş değil."
Reklam
"Tatilinizi nerde yaptınız?" (...) "Siz, bir yere gidip tatil yapmadınız mı?.." (...) "Boş ver şimdi... Gittiği yere kendini de götüren adamın biriyim..." "Gittiği yere kendini götürmeyen var mı?.." "Ben, çok daha öyleyim..."
Üstelik, çok belirgin olarak görülen, bir"mesafeli uzaklığın” söz konusuydu. Ya da, -daha iyimser deyişle-bir "mesafeli yakınlığın” vardı. Soğukluk gibi değilse de, yoğun bir serinlik yaşanıyordu ortalıkta. Yanıma oturmanı isteyişim bu yüzdendi. (...) Sen de, sanki bir şey yokmuş gibilerden kalkıp öteki kanepeye geçtin.
Anlatmak istediğim birkaç şey daha var: Gerçekte, "yanlış yapmamak durumunda olmak", öyle pek kolay bir şey değil. Ve "yitirmiş olma"nın yanında hiç kalır "yitirmek korkusu"!
Şunu -artık- saklamaya çalışmanın hiç gereği kalmadı: Sen, seni erişilmez kılan birçok özelliği bir arada taşıyordun. Gençtin. Güzeldin. "Güzel" ne anlama geliyorsa, ondan da güzeldin. Donatımlıydın. Dik başlıydın. Yeteneklerin vardı. Kafan çalışıyordu. Kırılgandın. Çocuksuydun. Sevecendin. Yine de en çok şunu seviyordum: Bana bakışını...
Epeyce çektim onun elinden. Yine bir süredir yakamda şimdi. Gerçekte, güzel bir şey. Evet, "güzel bir şey" demek, az bile...Hani, senin "yitirmek korkusu" diye nitelediğin şey var bir de. (...) Yaşanılan.. duyumsanan.. değer verilen.. ve düşünmekten bile ürkülen.. düşsel ile gerçek arasında, dokunsan dokunulacak uzaklıkta,ve çok uzakta, duvarlar.. engeller.. ve yıllar ötesinde, sanki hiç olmamış gibi olan.. sanki hep varmış gibi duran, ve... Sonra, kendimle bilinçli olmayan bir uzlaşmaya vardım sanki. Evet, sana tutulmamam gerekiyordu.
101 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.