Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Halikarnas Balıkçısı ve Bir Duruşmanın Öyküsü

Sadi Borak

Halikarnas Balıkçısı ve Bir Duruşmanın Öyküsü Gönderileri

Halikarnas Balıkçısı ve Bir Duruşmanın Öyküsü kitaplarını, Halikarnas Balıkçısı ve Bir Duruşmanın Öyküsü sözleri ve alıntılarını, Halikarnas Balıkçısı ve Bir Duruşmanın Öyküsü yazarlarını, Halikarnas Balıkçısı ve Bir Duruşmanın Öyküsü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sabırlı insanların ağır ağır kabaran öfkeleri korkunç olur
Servetini cüzdanının içinde değil de omuzlarının üzerinde taşıyanlardandı...
Sayfa 120Kitabı okudu
Reklam
İçinde doğduğum dünyanın bir cennet olmadığını öğrenmiştim.
Artık kahramanlığın kahramanlığı, şanın da şanı kalmamıştı.
'Kahraman', 'şanlı' gibi sözler olur olmaz yerlerde öylesine kullanılmış ki, elden geçen banknotlar gibi kirlenmiş, yırtılmış, üzerlerin de değerlerini gösteren yazılar silinmiş bir hale gelmişlerdi. İler tutar yerleri kalmayan bu sözleri dört kat elekten geçirerek dezenfekte etmek lazımdı. Artık kahramanlığın kahramanlığı, şanın da şanı kalmamıştı.
Reklam
Ben, üç lira ekmek parası kazanmak için bir yazı yazmıştım. Şimdi o yazı ile canıma okuyorlardı.
Ateş bile insanı bir raddeye kadar yakar; o raddeyi aşan ateş -şu beyaz ateş dedikleri- artık insanı yakmaz. İnsanın müteessir olma kabiliyetinin sınırı aşıldı mıydı ne eklenirse eklensin, artık koymuyordu insa na, viz geliyordu.
Yazmayı unuttum. İstanbul'da Ticaret Mektebi'nde haftada bir kere mi, iki kere mi ne, İngilizce ders veriyordum. Ticaret Mektebi'ndeki öğrencilerim 60 kadar imza ile İstiklal Mahkemesi'ne bir telgraf çekmişler. Benim iyi bir insan olduğumu, beni çok sevdiklerini ve kendilerinin benden mahrum edilmemesini rica etmişler. İnsanca bir sempatiydi bu, insanın hoşuna gider. Fakat İstiklal Mahkemesi böyle şeyleri tanımazdı.
Sabırsızlanır Sertel: - Söyle bir an önce, söyle ne söyleyecek sen. Başını eğer Nebizade. Gözleri dolu dolu dur. Korkunç haber mırıldanır gibi dudakların dan dökülür: - Seni asacaklar kardeşim.
Reklam
Bir ara Mevlevi tekkesine girerek ruhunu tedaviye çalışmıştı. Fakat, yüksek kültürü olan bir adamın tekkenin dar çerçevesi içinde yaşaması mümkün olamamıştı.
İnsanın hayatta yürüdüğü tek yol, bazen ikiye ayrılıp çatallaşıverir. İnsan, yolun bu yöndekini seçse havari ve melek olur. Öyle bir durum olabilir ki iki yolun birisini seçmek üzere olan insana tam kritik anda bir karıncanın dürtüşü, ya da yolun üzerinde tesadüfen bir çöp parçasının bulunması, havari olacak adamı iblis eder, atar.
118 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.