Üzgünüm Sabahattin Ali, senin için kendim için hepimiz için üzgünüm... Romanları ve hikayeciliginden ziyade bir Sabahattin Ali daha var ki, hayatını kendisinin, yakin çevresinin ve birçok arkadaşının yazdığı mektuplarla tanıyacağınız... Mektuplarla bir döneme tanıklık ediyorsunuz kitap boyunca. Dönemin gerek siyasi gerek kültürel yapısını gerekse daha bircok durumunu sayfa sayfa önümüze seriyor mektuplar. Sabahattin Ali'nin eşine dostuna yazdığı mektuplardan ziyade kendisine yazılan mektuplar daha bir güzeldi sanki.. Aziz Nesin'den, Nihal Atsız'dan, Hasan Ali Yücel'den, Nazım Hikmet'ten, Cemal Kutay'dan ve daha bircok kişiden... Ama beni en çok etkileyen kaleminin sivriliği, dikduruşu, kendisine has edebî tertemiz üslubu ile Sabahattin Ali'nin bir zaman yakın arkadaşı olan tarih ögretmeni Ayşe Sıtkı İlhan'ın mektupları oldu. Size tavsiyem eğer gerçekten Sabahattin Ali ‘yi tanımak, onu anlamak istiyorsanız okumanız gereken harika bir kaynak eser olduğunu düşünüyorum, hazirlanmasinda emeği geçenlerin ellerine sağlık daha dolu bir kaynak olamazdi.