Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Atatürk ve Muhalefet Arasındaki İktidar Mücadelesinde Son Hamle: İzmir Suikasti

Hesaplaşma

Vahdettin Engin

Hesaplaşma Sözleri ve Alıntıları

Hesaplaşma sözleri ve alıntılarını, Hesaplaşma kitap alıntılarını, Hesaplaşma en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Doktor Nazımın Mahkemedeki Müdafası
Gazipaşa bu memleketin banisi ve kurucusudur. Binbir meşakkat içinde tesis ettiği hükümetin, devletin gayet kuvvetli olmasını ister...
Sayfa 235 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Şurasını her şeyden evvel izah edeyim ki, Şeyh Said isyanıyla ne Kazım Karabekir Paşa'nın ne Ali Fuat Paşa'nın ne de diğer zatların alakası vardır. Şüphesizdir ki, damarlarında Türk kanı cereyan eden bu zatlar doğrudan doğruya buna tenezül etmezler. Fakat memlekette behemal bir ihtilal ve inkılap yaratmak isteyenler, bu zatların mevcudiyetlerini manen dayanak edinirler...
Sayfa 165 - Terakki Perver fırkası ve Şeyh Said olayında Bağlantı Olmadığına DairKitabı okudu
Reklam
Halide Edip Mustafa Kemal Paşaya şöyle dedi:” izmiri aldıktan sonra biraz dinlenirsiniz paşam.Çok yoruldunuz”.cevap çok anlamlı idi “Dinlenmek mi Yunanlılardan sonra birbirimizle kavga edeceğiz,birbirimizi yiyeceğiz”.
Güzel bir tespit
Atatürk gerçek anlamda millete dayanmayı tercih eden ve darbe yaparak iktidara gelmeyi hiçbir zaman aklından bile geçirmeyen çok büyük bir liderdi. Nitekim tek başına hareket etmesi pekala mümkünken; bütün Milli Mücadeleyi meclisle beraber yürütmesi bunun en somut delilidir. Öyleyse; Atatürk'ten sonra Cumhuriyet Türkiye'sinde, onun adına yapılan darbelerin ne kadar Atatürkçü oldukları gerçekten izaha muhtaçtır.
Sayfa 287 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
İstiklal Mahkemeleri Tam Anlamıyla Tarafsız Olamamış
İzmir Suikasti davasına bakan İstiklal Mahkemesi'nin üyeleri ve savcısı sonraki dönemlerde doğal olarak eleştirilmişler, taraflı hareket etmekle suçlanmışlardır. Nitekim mahkeme safhasında bunun örneklerine de rastlanmıştır. Doktor Nazım'ın sorgulanması yapılırken Mahkeme Başkanı Ali Çetinkaya'nın "Buna delil olmak üzere Tanin gazetesinin bizim umdelerin neşrinden on iki gün sonra İttihat ve Terakki reislerinin toplanarak kongre yaptığı hakkında bir makalesi vardır" şeklinde bir ifadesi var. Burada Ali Çetinkaya, "Bizim umdeler" kavramını Halk Fırkası'nın dokuz umdesi için kullanıyor. Ali Çetinkaya'nın bizim umdeler derken, tarafsız olması gerekirken bir mahkeme başkanı yerine, Halk Fırkası'nın sözcüsü gibi davrandığı açık olarak görülüyor...
Sayfa 277 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
İsmet Paşa'nın Yargılamalara ve İnfazlara Karşı Yıllar Sonra Yorumu
İsmetpaşa'da yıllar sonra benzer bir yorum yaparak Cavit Bey'in Aslında suçu olmadığını kabul ediyor. "Cavit Bey'in durumu İttihat ve Terakki'nin başta gelen şahsiyetlerinden biri olarak değerlendirilmiştir. Ama ben onun şiddet hareketlerine, suikast teşebbüslerine girecek tabiatta olduğuna hiçbir zaman ihtimal vermedim. İnsan siyasi bir teşkilatın başına geçtiği zaman, onun sorumluluğu nereye kadar varır belli olmaz. Cavit Bey'in başına gelen de siyasi hayatın tabiatında mevcut olan en ağır ihtimaldir."
Sayfa 284 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Reklam
M.Kemal “ Benim havarilerim yoktur.Memleket ve millete kimler hizmet eder, bu hizmete laik ve muktedir olduğunu gösterirse, havari onlardır” der.
"Bir ölüm dirim kavgası bu. Onlar istediler. Hepimizi yok etmek için harekete geçtiler. Milletin hayrına olarak rejimi ve kendimizi korumak için en son şiddet derecesi ile tam bir tasfiye yapmak tarihi bir vazifemiz olmuştur. Biz tasfiyeyi yapmazsak onlar bizi yok edecekler"
Sayfa 285 - Mustafa Kemal ATATÜRKKitabı okudu
Saat 13.00'te sanıklar mahkeme salonuna alındılar. Sanık Paşalar salona girerken en önde Refet Paşa yürümekteydi. Onun arkasından Mersinli Cemal, Kazım Karabekir, Cafer Tayyar ve Ali Fuat Paşalar gelip yerlerine oturmuşlardı. Her duruşmada olduğu gibi bu defa da mahkemede görevli subay ve jandarmalar paşalara Selam durmuşlardı.
Sayfa 170 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
İzmir Suikasti Davası Mahkeme Başkanı Ali Çetinkaya'nın Açıklaması
Daha önce kış aylarında bu kişiler tarafından suikasti yapılması için bilinen kimselerin evlerinde toplantı ve görüşmeler yapıldığı ve araya bazı engelleyici nedenler girdiği için suikastın ertelendiği ve meselenin Şükrü, Ziya Hurşit ve Sarı Efe Edip Beylerin kişisel girişimlerinden daha çok, gizli bir teşkilat halinde çalışan bir siyasi grubun karar ve programı olduğu ve hükümeti devirmek amacını taşıyan bir suikast olduğu anlaşılmaktadır.
Sayfa 74 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.