Hiçbir Aşk Hiçbir Ölüm sözleri ve alıntılarını, Hiçbir Aşk Hiçbir Ölüm kitap alıntılarını, Hiçbir Aşk Hiçbir Ölüm en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan sevdiğini, sevmenin en yüksek noktasında iken yitirdiğinde çektiği acıyı yüceltiyor, salt sevebilmiş olmayı bile mutluluğa, sevince çeviriyordu sonradan.
Yarım kalmış aşklar o noktada çürümeden, bozulmadan , mumyalanmış olarak sonsuza kadar korunmuş oluyordu. Böyle bir aşkın anısı o aşkın kendisinden daha büyük ve kutsaldı şüphesiz.
Her evlilik cinayetle biter, demişti annesi bir gün Simden'e . Bir kadın özgür olmalı. Bu sözleri sayısız aşklar yaşamış ve üç kez evlenmiş birinin söylemesi hem garip hem de mantıklıydı.
Ölüm. Huzur ve sessizlik. Ama gömülmek istemiyorum. Denize atın beni. Suyu topraktan daha çok sevdim ben. Tenim suyun içinde çürüsün. Tenimin üstünden geçen zamanın bütün izlerini dalgalar silsin okşayarak. Denizi istiyorum...
Hayatı hep çok ciddiye aldın sen. Baştan sona bir oyundur oysa yaşamak. Gösteridir. Oyunculuğun yoksa çok yavandır. Bile bile aldanmaların, göre göre yadsımaların, gülerken ağlamaların ve severken öldürmenin ne olduğunu hiç bilmedin sen.
Kahve suyu kaynamıştı. Fincanını alıp mutfak masasına otururken yaşamın seslerden ve anlardan oluşup oluşmadığını düşündü. Geriye dönüp baktığında, geçmiş bir film şeridi gibi geçmiyordu gözlerinin önünden çünkü. Yaşadıklarını düzenli, birbirini izleyen sahneler halinde anımsayamıyordu. Tersine, kendisiyle ilgili her şey, sürekliliği olmayan karmakarışık resimlerden oluşuyordu. Belleğinde birikenler, birbirine benzemez, anlık görüntülerdi.
Evet, anlar vardı. Sarsıcı, hoş ya da önemli olaylar dışında neden onda kaldıklarını bilmediği anlık resimler.
Ölüm. Huzur ve sessizlik. Ama gömülmek istemiyorum. Denize atın beni. Suyu topraktan daha çok sevdim ben. Tenim suyun içinde çürüsün. Tenimin üstünden geçen zamanın bütün izlerini dalgalar silsin okşayarak. Denizi istiyorum….
Ölüm var. Sonsuz derin bir uykuya gömülmek. Yaşamı ve ölümü duymamak. Kana karışan acıyla atan yüreğini artık duymamak. Zaman dışılığın salıncağında, bütün çekim alanlarından kurtulmuş,tasasızca hafif hafif sallanmak.