İçerisinde her şeyin yok olacağı bir ilksel boşluktan varolan her şey ve J. Baudrillard’ın sorusu “Neden her şey hala yok olup gitmedi”... Sanırım 35 yıllık ömrümün en bilinçli olduğu ancak çok az biliorum dediğim bu son 7 yılında en fazla kafamı teoride meşgul eden iki tema...Marksist bir 20. yy, başarısız bir komunist akım, felaket ile sürüklenen ekonomi, politika ve doğa kıyımları... Hegel bu yüzden mükemmel ve de muhtemelen etkisi bende fazla ki Zizek de alıntılıyor bknz. “Felsefe gelecekte ne olacağıyla uğraşmamalı. Felsefe ancak burada olanı inceleyebilir” ...Yön vermiyo, akımın ne olması veya yönün ne olması gerektiğinde diretmiyo, zamanı tarihin tekrarına veya bayağı kalıplarına girdirmiyo..En başarısız anda dahi ki bu Çin’ in kapitalizmi çatır çatır koşturduğu rejimine uygunsuz koşusundaki paradoksta dahi “özgürleşme teşebbüsü”nde (alıntıdır) bulunuyor. Genetiğimize dokunan Hegel’i seven Zizek. Düşüncede evrimleşirsek “özgürleşme teşebbüsünün gölgesinde” kalmayız diyo. Bi çok defa her değişik açıdan net bir vizyonla yazılmış 3 seferde dahi anlaşılamayacak eser...9/10 eğer anlayabilirsem puanımı azaltıcam....