İkna
Jane Austenİkna Gönderileri
İkna kitaplarını, İkna sözleri ve alıntılarını, İkna yazarlarını, İkna yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Biz kadınlar kesinlikle sizin bizi unuttuğunuz kadar çabuk unutamayız sizi, belki de bu bizim erdemimiz olmaktan ziyade kaderimizdir.
“”..oysa şimdi iki yabancı gibiydiler. Hayır bu yabancı olmaktan da beterdi, çünkü hiçbir zaman yeniden tanışamazlardı. Sonsuza dek sürecek bir yabancılaşmaydı bu.”
"Tam onun seveceği türden bir adam. Eline bir kitap ver, bütün gün okusun..."
“Bir zamanlar birbirlerinin her şeyiydiler! Şimdiyse hiçbir şeyi!”
·
Puan vermedi
Verdiyi yanlış qərarı 8 il sonra düzəltməyə çalışan Anne Elliot’un hekayəsi
Jane Austen’in sonuncu romanı olan “İkna” sizin üçün 19-cu əsr İngiltərəsinə, orta sinif ingilis ailələrinin sərvət, evlilik və ailə məsələlərində düşüncə tərzlərinə geniş pəncərə açacaq.
Yaxınlarının “məsləhəti” ilə sevdiyi adamdan ayrılan və illərlə bunun yanlış qərar olduğunu daha da dərindən başa düşən Anne E. artıq özünü və istəklərini tanıdığı bir yaşa gəlir 8 il sonra həyatın qarşısına çıxardığı ilk fürsətdə bu yanlışını düzəldir.
Mütləq oxumalı olduğunuz kitablar listinizə bu səmimi, bir o qədər də dərin hisslərlə dolu romanı əlavə etməlisiz. 
Jane Austen
Ancak, çok geçmeden mantıklı düşünmeye ve duygularına gem vurmaya çalıştı. Sekiz yıl, her şeyden vazgeçeli neredeyse sekiz yıl olmuştu. Şimdi, aradan geçen bu zamanın geride bıraktığı ve silikleştirdiği heyecanları uyandırmak ne kadar saçmaydı! Sekiz yıl neleri değiştirmezdi ki? Türlü türlü olaylar, değişimler, yabancılaşmalar, uzaklaşmalar - bu süre zarfında bunların hepsi yaşanmış olmalıydı, geçmiş de unutulmuş olmalıydı - bu da ne kadar doğal ve kesindi! Sekiz yıl, Anne' nin kendi hayatının neredeyse üçte biriydi.
Yazık ki tüm bu akıl yürütmelerine rağmen sekiz yılın, derine işlemiş duygular için pek de uzun bir süre sayılamayacağını anladı.
Başka her konuda olduğu gibi gürültü konusunda da herkesin kendince seçimleri vardır, sesleri rahatsız edici ya da zararsız yapan yüksekliklerinden çok ne sesi olduklarıdır.
Zayıf ve kararsız karakterlerin en kötü tarafı budur, üzerlerindeki hiçbir etkinin kalıcı olacağından emin olamazsınız, herkes onları istediği yöne çekebilir.
“Erkeklerin kadınlardan daha çabuk unuttuğunu, onların aşkının daha erken öldüğünü söylemeyin sakın. Ben sizden başkasını sevmedim.” Frederick Wentworth
" Sevdiğimiz şeyleri onaylama nedenleri ne kadar çabuk geliyor. "
Ruhumu delip geçiyorsunuz. Bir yarım acı çekiyor, öbür yarımsa umut dolu.
Hoşumuza giden bir şeyi onaylayacak gerekçeleri ne de çabuk buluruz!
Sayfa 18Kitabı okudu
.
Ruhumu delip geçiyorsun. Yarı ıstırap, yarı umut... Senden başkasını sevmedim. Bana çok geç kaldığımı, bu kadar değerli duyguların sonsuza kadar gittiğini söyleme. Kendimi sana yeniden, sekiz buçuk yıl önce neredeyse kırdığın zamandan çok daha sana ait bir kalple sunuyorum.
.
.
.