İmparatorluktan Cumhuriyete Türkiye'de Etnik Çatışma

Erik Jan Zürcher

Öne Çıkan İmparatorluktan Cumhuriyete Türkiye'de Etnik Çatışma Gönderileri

Öne Çıkan İmparatorluktan Cumhuriyete Türkiye'de Etnik Çatışma kitaplarını, öne çıkan İmparatorluktan Cumhuriyete Türkiye'de Etnik Çatışma sözleri ve alıntılarını, öne çıkan İmparatorluktan Cumhuriyete Türkiye'de Etnik Çatışma yazarlarını, öne çıkan İmparatorluktan Cumhuriyete Türkiye'de Etnik Çatışma yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Venizelos aynı zamanda Atatürk'ü Nobel Barış ödülüne aday göstermiştir.
Savaştan sonra, Balkanlar’ın iç sorunlarına tek çözüm olarak nüfus mübadelesi fikrini yeniden ortaya atan, Venizelos oldu. Yunanistan ile Bulgaristan arasında 1919’da imzalanan Neuilly Antlaşması, Kuzey Yunanistan’dan 200.000 Slav’ın Bulgaristan’ın Karadeniz kıyısında yaşayan 170.000 Yunanlı’yla mübadelesini öngörüyordu. İki taraf da bu antlaşmanın gönüllülük esasına dayandığını vurguladıysa da, mübadele temelde zorunlu göç anlamına geliyordu.
Bu muhacirlerin büyük bir kısmı etnik olarak Türk değildi, Balkanlar’dan Boşnak ve Pomaklar, Kafkasya’dan Çerkezler gibi İslâmlaşmış yerli gruplardan oluşuyordu. Dolayısıyla, bu grupların siyasî olarak Osmanlı toplumuyla bütünleştirilmesi için, ideolojik temel olarak ancak İslâm işe yarayabilirdi.
Reklam
Balkan Savaşlarından sonra Balkanlar’da sınırların yeniden çizilmesi üzerine, devletler arasında nüfus mübadelesiyle ilgili ilk antlaşmalar yapıldı. Bu antlaşmalar, hem yeni büyüyen ulusal devletlerin nüfuslarını homojenleştirmeye yönelik birer girişimdi, hem de etnik ve dinsel gerginliklerin her ülkede azınlıkların konumunu sürekli tehlikede kılacak kadar büyümüş olduğunun kabul edilmesi anlamına geliyordu.
93 harbi
Osmanlı tarafında ise 1877-1878’de Rusya’yla yapılan savaştaki yenilgiyi takip eden gelişmeler, jeopolitiğe ve nüfusa ilişkin yeni bir anlayışla birlikte ruh halinde dramatik bir değişime yol açtı. II. Abdülhamit Anadolu’daki etnik ve dinsel dengenin değiştirilmesi gerektiğini düşündü. Bunun sonucunda, yüz binlerce muhacir için, Doğu Trakya, Boğazlar ve Kilikya gibi stratejik önem taşıyan bölgelere öncelik veren titiz bir iskân planı hazırlandı.
Hoşgörü, sadece siyasî milliyetçiliğin ortaya çıkmasından önce, Fransa, İsveç, İngiltere veya Hollanda gibi kabul edilebilir "ulusal" bir özelliğe sahip devletlerde bir dereceye kadar gösterildi. Bu devletlerde bile her zaman ikinci sınıf tebaa veya vatandaşlar vardı (Britanya veya Hollanda’da Katolikler, Fransa’da Protestanlar, her yerde Yahudiler) ve tabiî ki, demografi mühendisliği, denizaşırı kolonilerde –"liberal" ülkelerin kolonilerinde bile– dehşet verici şekillerde uygulandı.
Büyük insan kitleleri atalarının topraklarından kovuldular, tehcir edildiler, iskân edildiler veya katledildiler.
Reklam
135 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.