İslam'ın Siyasal Söylemi
Bernard LewisEn Eski İslam'ın Siyasal Söylemi Sözleri ve Alıntıları
En Eski İslam'ın Siyasal Söylemi sözleri ve alıntılarını, en eski İslam'ın Siyasal Söylemi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilhassa bugün İslam'ı siyasal söyleminden ayrı, hatta siyasal söylemi olmaksızın düşünebilmek olanaksızdır. Hal böyleyken İslam'ın yüzyıllar içerisinde siyasi sahada geliştirmiş olduğu söylem ayrı bir önem taşımakta..
Sayfa 7 - Kronik KitapKitabı okudu
Her devrim kendini diğer devrimlerden farklı bir biçimde ifade eder, ortaya koyar; geçmişe yönelik eleştirilerinde ve gelecekle ilgili beklentilerinde de kendine özgü bir sorunu ortaya koyuş, bir ifade biçimi geliştirir..
Sayfa 11 - Kronik KitapKitabı okudu
İdeolojik geçmişi 18. yüzyıl Aydınlama Düşüncesi'ne dayanan Fransız Devrimi, ideallerini özgürlük, eşitlik, kardeşlik olarak fomülleştirmiştir. Temellerini 19. yüzyıl sosyalizminin oluşturduğu Rus Devrimi geleceğe yönelik hedeflerini proletarya diktatörlüğü aracılığı ile sınıfsız bir topluma geçiş diyebileceğimiz içeriklerle ifade etmiştir. İran Devrimi ise kendini İslam'a ait düşünsel içeriklerle sunmakta; dinsel nitelikli bir önderlikle işleyen dinsel bir hareket olduğunu söylemekte; eski toplumsal düzeni dinsel düşünceden yola çıkarak eleştirmekte ve yeni bir toplumu planlarken de yine dinsel bir düşünce içinde değerlendirmeler yapmaktadır..
Sayfa 11 - Kronik KitapKitabı okudu
Müslüman devrimciler İslam'ın doğuşunun kendilerinin paradigmalarını oluşturduğunu düşünmekte ve putperestliğe zulme karşı ayaklandıklarını söylemekte, hakiki bir İslami toplum düzeni kurmak, daha doğrusu böyle bir düzeni yeniden canlandırmak için mücadele ettiklerine inanmaktadırlar..
Sayfa 12 - Kronik KitapKitabı okudu
Klasik İslam'da Kilise ile Devlet ayrımı hiç olmamıştır. Hıristiyanlıkta ise müritlerine Sezar'ın hakkını Sezar'a, Tanrı'nın hakkını da Tanrı'ya vermelerini söyleyen bu dinin kurucusuna kadar, eskilere uzanan iki otoritenin birbirinden ayrı varlığı söz konusudur..
Sayfa 13 - Kronik KitapKitabı okudu
Bütün bir Hıristiyan âleminin tarihinde her zaman iki otorite olmuştur: Ruhani ve dünyevi. Her birinin ayrı hukuk sistemi, ayrı yargı sistemi; her birinin ayrı hiyerarşisi ve örgütsel yapısı olmuştur..
Sayfa 13 - Kronik KitapKitabı okudu
İslam'ın siyasal geçerliliği dışsal olduğu kadar içseldir de. Nüfusun çoğunluğunun Müslüman olduğu devletlerin neredeyse hepsinde İslam, devlet dinidir..
Sayfa 15 - Kronik KitapKitabı okudu
Nüfusun çoğunluğunun Müslüman olduğu devletlerin neredeyse hepsinde İslam, devlet dinidir; bu devletlerde meşrutiyetin temelini de, hukuk sisteminin temelini de İslam'ın Kutsal Yasalarının oluşturduğu, anayasa maddelerinde açıkça ifade edilmektedir. Bunun dışında kalan tek örnek, 1920'lerde birinci cumhurbaşkanı Kemal Atatürk tarafından, yasalarda bir dizi yenilikler yapılarak İslami hukuku yerine din ile devlete ayrı varlık kazandıran Türkiye Cumhuriyeti'dir..
Sayfa 15 - Kronik KitapKitabı okudu
İslam topluluğu içindeki bir insan nasıl İslam'ı kabulü yoluyla tanımlanmaktaysa, topluluğun dışındaki kişiler de İslam'ı reddetmeleri yoluyla tanımlanmaktadır. Muhammed'in peygamberliğine ve onun getirdiği dinin tek doğru yol olduğuna inanmayan biri inançsız, kafirdir..
Sayfa 16 - Kronik KitapKitabı okudu
Müslümanlara göre bu tür dönemlerde iktidarın meşruiyet kazanmasında en kısa, en etkin yol ulusçuluk, yurtseverlik ya da bir hanedanın meşru haklarını ileri sürmek değil, yönetimi elinde tutan iktidar çevresinin İslam'dan ve onun kavramlarından hareket etmesidir. Bu, bugün de böyledir..
Sayfa 17 - Kronik KitapKitabı okudu