İstanbul Mayısta Bir Akşamdı
Selim İleriEn Eski İstanbul Mayısta Bir Akşamdı Gönderileri
En Eski İstanbul Mayısta Bir Akşamdı kitaplarını, en eski İstanbul Mayısta Bir Akşamdı sözleri ve alıntılarını, en eski İstanbul Mayısta Bir Akşamdı yazarlarını, en eski İstanbul Mayısta Bir Akşamdı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Peyami Safa
- roman yazarken " defterin en iyisini" seçermiş. Eşi Nebahat Hanım, " Bir pasajı kırk defa yazdığı olmuştur" diyor.
Everest Yayınları 3. Basım Nisan 2014Kitabı okudu
Tanpınarı tanıyanlar bol bol sigara içtiğini anlatırlar,üstü başı kül lekeli.
Everest Yayınları 3. Basım Nisan 2014Kitabı okudu
Samet Bey bambaşka bir perspektiften yaklaşıyor:
Tanpınar kendisini çirkin, çok çirkin sanıyordu. Üstünü başını ihmal etmesinde bu kompleksin oynadığı rol büyüktü. Bu vehmi zaman zaman öylesine ağır basıyordu ki, şiir,roman ve yazılarında güzele hayran Tanpınar'ı bir kadın düşmanı yapıyordu."
Sayfa 107 - Everest Yayınları 3. Basım Nisan 2014Kitabı okudu
Demek Gülten Akını eşsiz şiirinde usul usul yakksdsn tehlikeyi görmüş; " Ah, kimselerin vakti yok/ Durup ince şeyleri anlamaya" , şiirin adı "İlk yaz", biliyorsunuz. Demek ince şeyleri anlamazken, mevsimleri yitirmişiz, hem ilkbaharı hem sonbaharı.
Everest Yayınları 3. Basım Nisan 2014Kitabı okudu
Edebiyat sözcüğünün mecazi anlamını biliyorsunuz tabii: "boş, gereksiz, yapmacık ve özentili sözler". Başkalarıyla paylaşmak arzusuyla, "Boğaziçi Mehtapları"ndan hepi topu üç beş sayfayı yüksek sesle okudum. Şaşkın, bıkkın bakışlarda edebiyatın mecazi anlamından kaynaklanmış huzursuzluğu yakaladım.
Neden saklayayım: O bakışlardan, o huzursuzluktan hastalıklı, kötücül bir sevinç duydum. Sevinçlerim epeydir böyle.
"İnsanların kaderi besbelli evlere bağlı"
Necatigil, Ziya Osman Saba'dan söz açarken "(...) çok şeyler borçluyum." diyor. "Yıllar boyu benim dünyamı çizmiş iç ve dış etkilerin başlangıcını, ilk anlatımını ben onun şiirlerinde buldum. Ziya Osman Saba bana evin, ocağın vazgeçilmezliğini, kişinin ancak evinde oluşabileceğini, ne yapsa etse davranışlarını bu dar daireden dışarı taşıramayacağını öğretti. Şiirleriyle olduğu kadar içtenlik dolu ve düz ömrüyle de bireyin kurtuluşunun -belki biraz safça bir düşünce- eve bağlı olduğunu ben ondan öğrendim."